Eüşmene izin vermeyeceğim, Feriha, dedi ve tüm gücüyle Feriha'yı çekti. Feriha yavaşcı yukarı doğru sürünmeye başladı. Tamamen uca gelince Emir Feriha'yı kucakladı ve göğsüne çekti. Feriha ise sesini hiç çıkarmıyordu. Biraz öyle durduktan sonra Feriha konuşmaya başladı.



F:Beni buradan götür sadece uyumak istiyorum.



Emir Feriha'yı kucağına aldı ve dikkatlice arkadaki patikadan inmeye başladı. Kap alanına geldiklerinde Feriha'nın kucağında uyuya kaldığını gördü. Yavaşca Feriha'yı çadıra götürdü ve yer yatağına bıraktı. Üzerine de battaniyeyi çekti ve Feriha'nın karşısına geçip onu izlemeye başladı.



Bugün az kalsın Feriha'yı kaybediyordum. Bir kez daha kaybetme duygusuyla burun buruna gelmiştim. Sessizce onu izliyordum. O kadar masumdu ki. Evet onu böyle saatlerce hatta günlerce bile izliyebilirim. Uykumun geldiğini anlayınca bende onun yanına kıvrıldım ve sarılıp uykuya daldım. Kalktığımda saat gecenin 9'ydu. Feriha'ya bakınca yoktu yerinde. Heralde yemek yemeye falan gitti. Bende üzerime bir şeyler alıp Feriha'yı aramaya başladım.



Lanet telefon burada çekmiyor. Acaba yarın şehire mi gitsek? Evet ya hep vahşi doğada olacak değiliz ya. Biraz da şehir havası alalım. Telefonumu cebime koyup mutfağa girdim. Dolaptan kendime sahdivic yapmak için malzeme çıkardım ve yapmaya başladım. Sandivicten yemeye başlamıştım bile. O sırada perdenin hışırtısını duydum. Hiç aldırmadım ve yemeye devam ettim. Bir tane kesmeyince iki tane daha yapmaya karar verdim. Tam domatesleri keserken belime biri sarıldı. Birden irkildim ve az daha baş parmağımı kesiyordum. Emir boyunuma öpücük kondurdu.



F:Yaa, Emir. artık böyle sinsi sinsi gelmeyi bırakmalısın bence bak az daha parmağımı kesiyordum, dedi ve bıçağın değdiği parmağını ağzına götürüp emmeye başladı.

EFeriha'yı kendine döndürdü Bakıyım şuna.

F:önemli bir şey değil. Sadece sıyırık o kadar.

E:O zaman sandivicin benden, dedi ve Feriha'nın yarım bıraktığı işe devam etti.



Emir sandivic yapmayı bitirince bana uzattı ve bende iştahla yemeye başladım. O sırada aklıma şehir konusu geldi. 2 sandivicimide bitirdikten sonra yavaş yavaş sönmeye başlayan kamp ateşinin yanına gittik. Kütüğe oturduk ve ısınmaya başladık. O sırada bende konuya girdim.



F:Emir, diyorum ki. Acaba yarın şehire mi gitsek?

E:Ne yapacağız orada?

F:Yemek türlerini falan merak ediyorum. Hem Nehir'e bir şeyler alırım falan.

Eeki o zaman. ama öyle kilise macerası falan çekemem.

F:Kilise değilde farklı ibadet yerleri var oraya gitsek.

E:Feriha!!

F:Tamam, kızma hemen. Gitmeyiz orlara ama gidelim şehiree lütfeen.

E:Tamam dedik ya Feriha. Gidicez işte.

F:Şimdi gitsek saat daha 9.

Elmaz şimdi her yer kapanmaya başlar.

F:Saçmalama klüpler falna şimdi açıktır.

E:Burdan yola çıksak bile 2-3 saat yol. Biz gittiğimizde her yer kapanmış olur.

Feki o zaman. Ben tekrar uyumaya gidiyorum. Malum yarın yorucu bir gün olacak.

E:Sen yat ben biraz daha burada kalacağım.



Emir'in yanağından öpüp, çadıra gittim ve yatağa yatıp uyumaya başladım. Kalktığımda Emir yanımda uyuyordu. Hafif tebessüm etmiştim. Emir'i uyandırmamaya dikkat ederek kalktım. Dışarı çıktığım zaman temiz havayı içime çektim. Oooh, mis gibi. Yüzüm yıkadıktan sonra çadıra tekrar girdim. Üzerimi değiştirdim ve saçımı taradım. O sırada Emir'in gözlerini açtığını fark ettim. Yanına gidip yanağından öptüm ve hafif gülürek "Günaydın." dedim. Emir'de bana günaydın dedi ve kalkıp üzerini değiştirdi ardından da yüzünü yıkamaya gitti. Bende çantamı hazırladım ve ceketimi alıp çadırdan çıktım. Emir'de o sırada saçını düzeltereke geliyordu. Elimi tuttu ve beni otobüslerin yanına doğru götürmeye başladı.



Şehire geldiğimiz de afallamıştım. Trafik acayip bir şekilde doluydu. Bir kafeye girdik ve kahvaltımızı ettik. Daha sonra el ele gezmeye başladık. Fotoğraf makinesini de yanıma aldığım için fotoğraf çekinip durduk. Pamik şekerciyi görünce dayanamadım ve pamuk şeker alıp yürümeye başladık. Pamuk şekerim bitince büyük bir mağaza dikkatimi çekti. Mankenlerin üzerindekilerde tam Nehir'in tarzıydı. Emir'e dönerek



F:Ben şuradaki mağazaya giriyorum. Nehir'e bir şeyler bakacağım. İstersen sen de gel.

E:Yok benim ufak bir işim var. Ne de olsa burada telefonlar çekiyor. İşin bitince çaldır.

F:Tamam, canım, dedi ve Emir'i öpüp mağazaya doğru gitmeye başladı.



Köşedeki mücheverci dikkatimi çekmişti. Aslında Feriha'ya süprizimi yapma zamanı gelmişti. Hediyemi aldıktan sonra güzel bir yere ve süprizi patlat Emir. Mücheverciye girdim ve Feriha'ya uygun parçalara bakmaya başladım. Gerçekten zorlu bir alışveriş olacağa benziyordu.
http://www.facebook.com/AdiniFerihaKoydumSenaryolariCd