--->

   
  Adını Feriha Koydum Senaryoları
  Senaryolar
 
=> Daha kayıt olmadın mı?



Senaryolar - Düzenbaz| 49.Bölüm

Burdasın:
Senaryolar => ~ DÜZENBAZ ~ => Düzenbaz| 49.Bölüm

<-Geri

 1 

Devam->


lola34
(şimdiye kadar 313 posta)
01.04.2012 08:50 (UTC)[alıntı yap]
Şuan korkudan Nehir ile birbirimize sarıldık. ikimizde ses çıkarmıyorduk. Acaba kapının altından ışığı fark edip kapıyı açmaya çalışırlar mı? Hemen kapının deliğini yastıklarla kapadım. Nehir tuvalete gitti. Ben ise salak salak etrafıma bakıyorum. Belki konuşmalarını duyarım diye kapıya yaklaştım. Kulağımı kapıya dayadım ve dinlemeye başladım. Başka odaya girdiler. İnanmıyorum. Bunlar hırsız mı yoksa? Ev soyuluyor ve biz burada mahsur kaldık. Acaba şuradaki makaslardan birini alıp dışarıdakilerin karnına mı soksam? Korkudan sağlıklı bile düşenemiyorum. Nehir tuvaletten çıkmıştı. Birden bir şeyer söylemeye başladı.



N:Ferihaa, bence birilerini arayalım.

F:Salak mısın Nehir? Ya bizim burada olduğumuzu öğrenirlerse.

N:Yaa, Feriha o zaman sabaha kadar burada kilitli mi kalacağız. Ya sabaha kadar burada kalırlarsa. O zaman ne yapacağız?

F:Kimi arayacağız ya? Polis olmaz, AKUT'ta olmaz.

N:Sivil Savunma'yı çağıralım. En azından buradan çıkarırlar.

F:Oldu birde istersen Çevik Kuvveti çağıralım.

N:Biz en iyisi Eric'leri arayalım.

Foğruu. Ama ben konuşayım. Sen sağlıklı cümleler kurmaya bilirsin.

N:Bence sen kuramayacaksın Feriha!



Yataktan telefonu alıp Emir'in numarasını çevirdim. Hemen açtı ve konuşmaya başladı.



E:İyi misin Feriha?

F:Hayır, hiç iyi değilim Emir.

E:Ne oldu?

F:Evde birileri var ve biz korkudan aşağıya inemiyoruz. Lütfen gelip bizi buradan çıkarın.

E:Evde birileri mi var? Hemen geliyoruz.



Telefonu kapadım ve Eric'i alıp Nehirlere gittik. Kapı açıktı. İçeri girdik ve mutfaktan sesler gelmeye başladı. Mutfağa girdiğimzde evin çalışanı olduğunu gördük. Sorduğumuzda ilacını unuttuğunu söyledi. Yanında da oğlunu getirmiş. Derin bir oh çektim ve gitmelerini bekledim. Gittikten sonra Eric ile yukarı çıktık ve odanın kapısına vurmaya başladık.



E:Feriha, aç kapıyı biz geldik.



Feriha hemen kapıyı açtı ve boynuma atladı. Anlaşılan çok korkmuştu. Onu kucaklayıp eve götürdüm. Eve geldiğimzde benim peşimden ayrılmıyordu. Odaya geldiğim zaman arkamdan geldi ve konuşmaya başladı.



F:Emir, bugün seninle yatıcam ben.

E:Tamam, yat bakalım.

F:İyi sapıklaşmak yok. Kendine hakim ol!

E:Of, Feriha tamam.



Sabah uyandığım zaman Emir yanımda yoktu. Pislik şey! Birde o kadar ben kalkmadan kalkma dedik. Bu aralar odunluğu tuttu. Ama ben yapacağımı bilirim. Okulda tadilat yüzünden 4 hafta tatil olmuş. Az önce mesaj geldi. Ne yapacağım ben? Yüzümü yıkadım ve aşağıya indim. Televizyonda belgesel açıktı. Aslanlar avlanıyordu. Oturdum ve hiç irenmeden onların avlanışını izlemeye başladım. Ne kadar kusursuz. Keşke yakından görme fırsatım ols.. Buldum! Emir ile vahşi doğayayı tanıma zamanımız gelmiş geçiyor bile. Aklımı öpeyim ya. Ben bunu neden daha önce düşünmedim. Başbaşa bir tatil hemde macera yüklü. İşte bu çok güzel! Emir mutfaktan çıkınca koltuğa geldi bende kucağına zıplayıp konuşmaya başladım.



F:Okul tadilat nedeniyle 4 hafta tatilmiş. Az önce mesaj geldi.

E:Sen ciddi misin?

F:Evet, ciddiyim. Bende dedim ki madem tatil bir şeyler yapalım.

E:İyi olur aslında. Ne yapalım ne istersin?

F:Ben ayarladım canım. 1 hafta vahşi doğa turu. Rehbersiz kendimiz keşfedicez.

E:Kulağa hoş geliyor. Rehbere gerek yok zaten ben Koray'lar la gitmiştim Afrika'ya.F:Neden gitmiştiniz?E:Macera aramak için tabiiki de neden olucak.

F:Hıı, o zaman hazırlanmaya başla Emir. Biletleri sıradaki uçağa alacağım.

E:Tavsiyem, çok açık şeyler alma yanına. Orada türlü türlü böcek ve kemirgen var.

F:Tamaaam, dedim ve odama çıkıp kıyafetlerimi hazırlamaya başladım. Sonrada uçak bileti aldım. Taksiye atlayıp yola koyulduk.



Uçaktan indiğimiz zaman hemen işlemleri hallettik ve Emir'in önceden gitttiği otele gitmeye başladık. Otel bu mu yani? Bildiğimiz çadır bunlar. Doğru badem macera istilorsun al sana macera Feriha. Ne güzel çadırda kardeş kardeş uyursun Emir ile. Çadır oldukça genişti. Bu iyiydi işte. Çantalaramız sığar. Üzerimi değiştirdikten sonra ilk turumuza çıktık. Zaten çadır alanı ormanlara falan çok yakın. Yani tam macera avcıları için bir yer.



Yaklaşık 3 saattir yürüyorum ve pestilim çıkmış durumda. Emir ise bana çicekleri falan tanıtıp duruyor. Dayanamadım ve en yakın devrilmiş ağaç kavuğuna oturdum. Su içmek için mataramı çantamdan aldım. O sırada Emir elinde meyvelerle geldi. Ben ise tereddüttle baktım.



E:Merak etme Feriha. Bunlar zehirli değil. Mango.

F:Hıı, tamam o zaman, dedim ve açlar gibi ısırmaya başladım. Bittikten sonrada çöpü yere attım.



O sırada elime bir şey doknudu. Daha doğrusu sürtündü. Elimi kavuktan çektim. Bu sefer diğer elime süntündü. Kaygan ve bir o kadar da soğuk. Arkamı döndüğüm zaman çığlık atmam bir oldu. Emir yerinden sıçradı ve ağacın yanından yanıma geldi. Kavuğun ordan ise sesler gelmeye başlamıştı. Ya bunlar bizi yerse, ya biz buradan kurtulamazsak. Madem vahşi doğa bari eğitimin alıp gelseydin salak Ferihaa, oof off..
http://www.facebook.com/AdiniFerihaKoydumSenaryolariCd

Cevapla:

Nickin:

 Metin rengi:

 Metin büyüklüğü:
Tag leri kapat



Bütün konular: 358
Bütün postalar: 445
Bütün kullanıcılar: 152
Şu anda Online olan (kayıtlı) kullanıcılar: Hiçkimse crying smiley
 
 
  Bugün 69 ziyaretçi (99 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol