--->

   
  Adını Feriha Koydum Senaryoları
  Senaryolar
 
=> Daha kayıt olmadın mı?



Senaryolar - Rehine || 21. Bölüm

Burdasın:
Senaryolar => ~Rehine~ => Rehine || 21. Bölüm

<-Geri

 1 

Devam->


lola34
(şimdiye kadar 313 posta)
02.03.2012 17:35 (UTC)[alıntı yap]
Feriha-*

F: Nehir.. Ölemez, ölmemeliydi!

H: Feriha onun nasıl bir psikopat olduğunu kavrayamadın mı? Gözünü kırpmadan öldürdü Nehir'i. Güvenme ona Feriha.

C: Sen hala ona mı güveniyorsun!

Elini sol yanağıma hıphızlı bir şekilde geçirdi.

C: Sen onunla işbirliği yaptın değil mi? Nehir'i beraber öldürdünüz??!!!

F: Cansu ne yapıyorsun!!!

E: Ne oluyor burada??!!!

C: Siz ikiniz.. Ölmeyi hakediyorsunuz! Cehennemde cayır cayır yanmayı siz hakediyorsunuz!

Emir de Cansu'nun bana yaptığı gibi ona tokat attı.

E: Nasıl vurursun sen ona!

Cansu'nun kulağından akan kanlar, gözyaşlarıyla bütünleşmişti.

H: Cansu!!! Kulak zarını patlattın hayvan herif?!

Kuşkuyla etrafıma baktım.

F: Cansu iyi misin?! Bana bak Cansu ağlama iyi misin duyabiliyor musun?

Cansunun darbe almayan kulağına bağırdım.

F: Cansu beni duyabiliyormusun?

Cansu ağlayarak kafasını salladı.

Diğer kulağına bağırdım

F: Peki ya şimdi?

Cevap veremedi..

F: İyi bok yedin Emir!

3 Gün Sonra-

İstanbul Emniyet Müdürlüğü..

Su, vicdan azabı çekiyordu. Canından çok sevdiği adamı hapislerden kurtarmıştı kurtarmasında da.. Peki diğer kız? Onu korkudan ağlarken görmüştü.. Üstelik kim bilir niceleri daha vardı o kızdan..

Kemerine silahını geçirip apar topar çıktı binadan. Bunu yapmak zorundaydı! Üstelik o yemin etmişti ülkesini koruyacağına! Böyle mi koruyacaktı onu? Sevdiği adamı korumak mıydı yoksa bu?

Kendini güçlendirmişti.. Sevdiği adam için kızların hayatına son vermeyecekti!

Evet, yanına alabilmişti Eylül'ü. Emir sözünü tutmuştu ama.. O da bi söz vermişti! Ülkesi için vermişti! Ve tutacaktı bu sözü..

...

Feriha-*

F: Koray bir şey soracağım?

K: Evet?

F: Annem nasıl? Yani biliyor musun nasıl olduğunu?

K: Bilmiyor musun Anneni? Feriha annen sen kaybolduğu gün üzüntüden öldü. Üzgünüm..

Titrek bir sesle " Gider misin? " diye mırıldandım..

Dayanacak gücüm yok anne.. Bak, senin için katlandım. Seni düşündükçe daha da hırslandım evet ama.. Bak sonuma.. İçimdeki çaresizlik evre evre büyüyor her gün.. Her gece o hırsla büyüyor anne! Boşver artık, bekledin bekleyeceğin kadar beni. Bende senin yanına geleceğim günü beklemiştim ya her zaman, işte geleceğim yanına.. Ama bu sefer kolay yolu seçerek geleceğim..

Gözlerimi tepeye diktim.

F: Beni beklediğini biliyorum anne.. Geleceğim. Bekle beni tamam mı?

Ayağı kalkıp Nehir'i öldüren o soğuk yere geldim. Kapağı yavaşça araladım. Gözlerimi kırpıp son bir kez daha yaşımı akıttım.

....

Emir-*

E: Nereye gitti bu kız! Koray nerede bu?!

K: Bilmiyorum!

E: Kaçmış olamaz Koray! Kameralara baktım, odasından çıkıyor.. Sonra sola dönüyor ve dahası yok! Ne oluyor Koray!!

H: Kaçmıştır inşallah.. Kaçıp gitmiştir. Bari o kurtulsun!

E: Kes sesini!!

Hiç bir yer aklıma gelmiyordu! Bu evdeydi. Bundan emindim.. Ama neredeydi? Nereye girmişti!!

Koridora çıkıp bağırmaya başladım.

E: Ya gerçekten şuan saklandığın yerden çıkarsın Feriha Yılmaz, ya da bu evden ölün çıkar. Bilmem anlatabiliyor muyum?

H: Bağırma artık! Kes bağırma yeter!! Yok işte! Kim bilir nerede? Yok!

E: Olması lazım Hande! Bak biyere gidemez diyorum anladın mı? Gidemez ya!

K: Gitmiş işte..

Gitmiş olması imkansızdı. Hala buralardaydı biliyordum. Hissedebiliyordum. Sol yanımda hissedebiliyordum onu..

E: Feriha çık.. Çık Feriha! Söz veriyorum serbest bırakacağım seni.

Dışarı çıktım.. Kaçtıysa onu bulma gibi bi şansım yok. Yok belki ama ben sadece onu son bir kez görmek istiyordum. Ve göreceğim de..

Ve mermi sesleri..

Sırtımda bir sancı hissettim . Yavaşça arkama döndüğümde gördüğüm surat yine aynıydı. Su.

E: Neden?

S: Böyle gerekiyor Emir! Özür dilerim aşkım.

Kendimden geçerken, sadece dudaklarıma kondurulmuş öpücüğü anımsayabiliyordum..

...

Koray-*

Silah sesiyle beraber fişek gibi dışarı fırladım. Emir yerde yatıyordu. Ve başında bekleyen polis kız. Çakıma sarılıp kızı arkasından bıçakladım.

K: Emir! Kardeşim iyi misin? Duyuyor musun Emir cevap ver?

Emir yavaşça ayağı kalktı.

E: Ne yaptın Koray? - dedi cılız sesiyle-

Elini yavaşça Su'yun boynuna götürdü.. Görünüşe göre nabzı atmıyordu.

K: Bırak elin polisini! Emir iyi misin kardeşim?

E: Öldü mü?

K: Emir sırtın!

E: Öldü mü!!

K: Sanırım.

E: Kahretsin!

K: Emir sırtın. Yürü eve gidiyoruz.

Emir'i sırtlayıp eve götürdüm.

K: Kızlar sargı bezi getirin.

Etrafta tık yok.

K: Kızlar?!!

E: Kapıyı açık mı bıraktın !!! -diye bağırdı-

K: Bizi şikayet edecekler. Gitmemiz lazım!

E: Feriha?! -daha sonra acıyla inledi-

K: Feriha da yok ortalıkta..

....

Polis ekipleri, Su'yun cesedine ulaşmış, çoktan evi yakmaya başlamıştı bile.

Peki Ama Emir ve Feriha içeriden çıkabilecek miydi?



" Bile bile yandı yüreğim,

Yana yana söndü yüreğim,

Benim sonum senle bilirim,

Unutamadım Seni.!"
http://www.facebook.com/afk.hikayeleri ALINTI.

Cevapla:

Nickin:

 Metin rengi:

 Metin büyüklüğü:
Tag leri kapat



Bütün konular: 358
Bütün postalar: 444
Bütün kullanıcılar: 151
Şu anda Online olan (kayıtlı) kullanıcılar: Hiçkimse crying smiley
 
  Bugün 44 ziyaretçi (69 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol