--->

   
  Adını Feriha Koydum Senaryoları
  Senaryolar
 
=> Daha kayıt olmadın mı?



Senaryolar - Dadı||36.bölüm

Burdasın:
Senaryolar => ~Dadı~ => Dadı||36.bölüm

<-Geri

 1 

Devam->


lola34
(şimdiye kadar 313 posta)
19.02.2012 13:24 (UTC)[alıntı yap]
O acı hoşçakaldan 2 hafta sonra...

Günce:

Fazla abartmayın..

Çünkü yerlere göklere sığdıramadığınız aşk

Feriha:Bir gün bir hoşçakala sığacak..

Günce:Onu seviyorsun 2 haftadır sürekli onu sayıkladın ama neden ayrıldığınızı açıklamadın.

Feriha:Boşver dedim gözlerimin yaşlarını silerek , geçti gitdi.Sonra sarıldım''2 hafta senle beraber kalmak bana çok iyi geldi.

Günce:Saçmalama,hatda hiç gitme oraya.

Feriha:Ne zamana kadar kaçacağım ondan günce?Hem can var o suçsuz görmüyorsun 2 haftadır her gün arıyor.

Günce:Tatlım sen her şeyin iyisiini bilirsin bak ben senin her zaman yanındayım dedi elimi tutarak.

Feriha:Acaba ne yaptı düşündümü beni 2 hafta...

Hande:Artık içme emir yalvarırım içme

Emir:O gitdi dedim içki şişesini kafama dikerek.

Hande:Neden beni seçtin ?

Emir:O bize inanmadı hande!Aşkımıza hiç inanmadı

Aysun:Feriha gitdi,emir yıkıldı ne oluyor ünal?

Ünal:Sanırım bizim oğlumuz bizden daha büyük bir aşka tutuldu birtanem dedi karısını öperek.

Aysun:Bencede dedi gözleri uzaklara dalarak genç kadın aklına kocasıyla yaşadığı aşkı geldi.Oda bir zamanlar veliaht değil miydi?Aysunda fakirdi ama ünalı etkileyip kalbinin sahibi olmayı başarmıştı şimdi sıra ferihadaydı diye düşündü.Ama artık çok geçti...

-(bu bölümde adele-someone like you açın )

Genç adam gine eve gecenin bir yarısı içerek,sarhoş gelmişti.2 haftadır öyle bir boşluğa düşmüştü ki kimse kurtaramııyordu onu.Odasının ışığını açmadan girdi bir yandan içiyor bir yandan ağlıyordu.Gözlerinin önüne sevgilisinin yem yeşil gözleri geliyordu.O sırada kapı aralandı içeri koridordan sızan ince bir ışık girdi,karşısında ferihayı görünce şaşırdı genç adam sonra hayal sandı.

Feriha:İyi misin ?

Emir:

Değilim. Hem de hiç değilim. Sensiz tam anlamıyla bok gibiyim. Her şeye gülüyorum. Tutamıyorum kendimi. Alev alıyor yanaklarımı, al al oluveriyor. Sonra göz yaşlarım akıyor, durduramıyorum..

Kalbimi söküp alsalar yaşayabilir miyim ki? Nereye kadar dayanabilirim ben böyle?

Kafa dinlemek, seni istemek, seni özlemek. Daha çok yemek yiyip “İyiyim ben yaaee” imajını takınmak. Hıı çok mut...luyum.

Bir insan nasıl olur da bağlanabilir ki bu kadar? Güneşin altında parıldayan saçlara, gözleri gel diyip dudakları git diyen adama. Nasıl alışabilir ki hemencicik?

Gidince nasıl yıkılır bir insan? Nasıl böyle yüzlerce parçaya bölünür?

Kaçıp gitmem gerek bu şehirden.



Ve tekrar soracak olursan, ben iyi değilim. Hiç değilim.. Genç kız ellerini ağzına götürdü gözlerinden yaşlar süzülmeye başlamıştı bile hemen çıktı ordan.Uçup gitmek istedi gökyüzüne sonsuzluğa.Duvarlara tutuna tutuna odasına atdı kendini

Feriha-

O kadar ıssız ki gecem, duyduğum tek ses kendi nefesim. Ve gözlerin kadar uzak mutluluğum, ve dönüşün kadar imkansız..

Emir-

Ne bana olan aşkını nede hayatıma kattığın anlamı gözüm görmedi.Ben birini bu kadar çok sevebilmemi,üstüne titreyişimi,onun mutluluğundan mutlu olmayı sevdim.Buydu bendeki aşkın kör noktası.

Feriha-

İçimde sen yokken üşüyorum.. Çiğ tutuyor yüreğim ve ıslak bir kaldırım taşından daha çok ezilmiş gibi hissediyorum. Ölüm daha kolay geliyor örneğin. Hayat iliklerimden boşanırcasına acı. Yüzümdeki çizgileri saçımdaki akları sayıyorum bir, iki, üç, beş, yedi, dokuz, ON.......... SENİ ANIMSATIYOR çalan şarkılar ve ben sesimin yettiği kadar kalbimle söylüyorum şarkıları SEN DUYMUYORSUN... Köşedeki şarapçıya gidiyorum geceleri duvar diplerinde ölesiye içiyorum, ölesiye özlüyorum, üşüyorum kar altında, içimde sen yokken üşüyorum..

Emir-

Teninin kokusunu biliyorum. Gözlerinin ardındaki rengin gülüşünü

Dokunduğunda çatal yüreğime yasak yangınlar boylanacak biliyorum.

Yine de sarıl bana!

Sarıl ki gülüşün ten kokusuna,

Yokluğum yokluğuna bulansın.

.

...

.

Akşam yemeğinde ikiside çatallarıyla oynamaktan yemek yiyemiyorlardı.Birbirlerinin yüzlerine bakacak cesaretleri yoktu ki?Aysun hanım ikisininde halini hiç iyi bulmuyordu.Ha bu arada Lara gelmişti Amerikadan aysun ve ünalın manevi kızları..

Aysun:Bu aralar her şey çok sakin dedi önündeki rostoyu iki parçaya ayırarak.'Parti mi versek?

Ünal:Süper fikir hem laranın gelişini de kutlamış oluruz.

Aysun:Ee siz bir şey demeyecekmsiniz çocuklar?

Can:Transa geçmişler

Aysun:Şiit ayıp bişi

Feriha:Size afiyet olsun.

Aysun:Feriha yarın parti vereceğiz.

Feriha:Tamam bana uyar dedi genç kız ayaklarını sürükleyerek.

--

Can:Sence bunlar niye ayrıldı

LAra:Ne biliyim ben?

Canoğru sen neyi biliyosun ki sahi lara 2 kere 2 kaç söylesene bi söylesene?

Lara:Ay bilemedim kiii... 3 mü?

Can:Vurun lan beni.

--

Partide sessiz bir şekilde olanları izliyordum.Sonra bir el değdi omzuma

Levent:Feriha?

Feriha:Levent bey?

Levent:Nasılsın ?

Feriha:İyiyim siz?

LEvent:Teşekkürler bende iyiyim.Aklıma bir şeyler geldi o anda.İntikam soğuk yenen bir yemektir.

Feriha:Çat diye giriyorum ama,iş teklifiniz hala geçerlimi?

Levent:Her zaman,ondan intikam alacaksın değil mi?

Feriha:En kötü şekilde..

Yorum gelirse çok çok mutlu olurum..Önceki bölümün yorumlarını okurken ağladım ! o kadar güzeldiler ki..
http://www.facebook.com/afk.hikayeleri ALINTI.

Cevapla:

Nickin:

 Metin rengi:

 Metin büyüklüğü:
Tag leri kapat



Bütün konular: 358
Bütün postalar: 444
Bütün kullanıcılar: 151
Şu anda Online olan (kayıtlı) kullanıcılar: Hiçkimse crying smiley
 
  Bugün 4 ziyaretçi (7 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol