lola34
(şimdiye kadar 313 posta) | | 25 Eylul 18.Bolum
Sabah alarmimin sinir bozucu sesiyle uyandim. Normalde her sabah oflaya poflaya kalkan ben, bu sabah heyecanliydim okula gitmek icin, nedenini bilmedigim bir his vardi icimde, bugunun harika gececegini soyleyen.
Yataktan kalkip, hizlica merdivenleri inip, tuvalete gidip, dislerimi fircalayip, yuzumu yikadim. Tekrar odama cikip, yatagimi toplayip, duzlestiriciyi prize takip, ne giyecegimi secmeye basladim. Uzerime bir tight, onun uzerine de ince, bir kazak giydim. Altima siyah topuklularimi giyip, sacimi duzlestirmeye basladim. Sacim bittikten sonra, ince bir kalem ve rimel surup, parfum sisesini uzerime bosalttim. Masanin uzerindeki kitaplari cantama koyup, makyaj cantami, parfumumu, ve telefonumuda cantanin icine atip, asagi indim. Annem kahvalti hazirlamisti bile, masada oturmus, dergi okuyarak kahve iciyordu.
Berrak: hayranim senin sabah sabah olan bu enerjine.
Dora: erken kalkinca gun daha uzun oluyor, yapilacak cok sey var bugun.
Berrak: ne yapicaksin ki?
Dedim, kasenin icine musli ve sut koyarak
Dora: bu sene senin mezuniyetin icin okul aile birligindeyim biliyorsun, toplantilar falan var.
Berrak: ay ben o sacma sapan seye gitmek bile istemiyorum.
Dora: sacmalama bri, o kadar-
Berrak: uf anne daha cok var ya, simdiden niye bunlari konusmaya basladik, daha eyluldeyiz!
Dora: saat yedi bucuga geliyor, cikmiyor muyuz, gec kalicaksin?
Berrak: tamam sen cik geliyorum simdi
Yerimden kalkip, bir kez daha dislerimi fircalayip, hizlica aynada kendime baktim. Cantami alip, arabaya bindim. Okula geldigimizde, dudaklarimi yavasca Dora’nin puruzsuz yanagina bastirip, arabadan inip, okula dogru yurudum. Kapinin orada Jess kolumdan tutup, yanagimi optu hizlica;
Jess: gunaydin sarisin
Berrak: gunaydin, naber? Ya dun donemedim sana, cok yorgundum.
Jess: onemli degil
Berrak: ne diyecektin?
Jess: Steven’in arkadasi Tyler var ya, Megan, hani bizim Megan, sekizde olan Megan, onunla yatmis.
Berrak: bu muydu yani? Ee?
Jess: kizim Megan diyorum ya.
Berrak: uf o cocuga fizigi duzgun olan hangi kizi versen yatar zaten jess
Jess: ne yaparsa yapsin, o tip kimde olursa olsun, istedigini yapma hakki var bence.
Berrak: abartma ya, Steven daha yakisikli bence.
Tam o sirada, birinin kolunu boynumda hissettim. Basimi cevirdigimde, Steven oldugunu farketmistim, allah kahretsin kesin duydu. Saclarimin uclarini oksayip, boynumdaki elini cekip, mavi gozlerini benimkilere cevirdi;
Steven: demek daha yakisikliyim.
Berrak: ben o anla-
Steven: sevindim boyle dusunmene ahah. Bu arada Steven ben, Fraczek.
Dedi, jess’e bakarak, jess’te gulumseyip;
Jess: jessica. Jess’te desen olur.
Steven: peki o zaman guzellikler, benim gitmem gereken, daha ilk aydan gec kalma sinirini doldurdugum bir ilk dersi var, gorusuruz daha sonra.
Jess: ahaha, gorusuruz.
Berrak: gorusuruz.
Steven: hi bri?
Berrak: efendim?
Steven: yemekte uc kisilik bir yere oturun
Dedi gulumseyerek, Steven ilerlediginde, Jess bana donup gulmeye basladi;
Jess: bu Steven’in yemekte bizle oturacagini anlamina mi geliyor?
Berrak: galiba.
Jess: ya Tyler’da otursun.
Berrak: bir dur, once Steven alissin, Tyler’I da getirir yakinda, hic bir seyi birbirlerinden ayri yapmiyorlar zaten.
Jess: bebeklik arkadaslariylarmis duyduguma gore.
Berrak: nasil bu kadar cok sey biliyorsun bunlar hakkinda?
Jess: ah, brianna sen iyi misin? Senin karsinda jess duruyor, birakta o kadar bilelim.
Berrak: dogru, guclerini hafife aliyorum senin.
Jess: ahah, neyse, ben gidiyorum, mamtematikci sorunlu resmen, iki dakika gec girsem gec yaziyor, gorusuruz yemekte.
Berrak: tamam gorusuruz.
Bende once dolabima gidip, kitaplarimi alip, ilk dersime dogru yurudum.
Okul her zamanki sikiciligi ve monotonlugu ile gecmisti. Yemek tenefusunun zilini duyana kadar. Hizlica yerimden kalkip, dolabima gittim. Elimdeki butun esyalari birakip, yemege dogru yurudum, yururken Jess yanima gelmis, koluma girmisti.
Berrak: sacim duzgun mu, mkayajim falan akmismi?
Jess: hayir, gayet iyisin, tam barbie.
Berrak: ahah abartma ya.
Jess: ah bebegim, erkek olsam kesinlikle senin fotograf-
Berrak: igrencsin Jess ahaha.
Ikimizde guluserek salatalarimizi alip, dort kisilik bir masaya dogru yuruduk, sonucta uc kisilik masalar yoktu.
Berrak: sence gelir mi?
Dedim kolami acarak,
Jess: geldi bile
Dedi Jess gulumseyerek, tam o sirada da, steven elindeki tepsiyi masaya birakip, bana dogru donup gulumsedi;
Steven: naber bakalim okulun en guzel sekizinci siniflari
Berrak: iyilik, senden?
Steven: iyidir.
Jess: ay yok artik, o Sarah mi, Justin’in elini tutan?
Bakmak icin basimi cevirdigimde, Jess’in hakli oldugunu farkettim.
Berrak: hi evet galiba.
Jess: ya benden bu kiza mi dustu ya ! al delirecegim.
Steven: eski sevgili problemleri galiba?
Jess: erkekler okuz.
Steven(gulerek): ahaha, bazilari.
Jess: pardon, sana-
Steven: yok ya, kasma, ben alinmam. Ya siz niye surekli salata yiyorsunuz, hadi Jess sen tavuk yiyorsunda, bri sen sadece ot yiyorsun resmen.
Berrak: brianna’nin eritmesi gerek bir yuz kilo yag falan var ondan sanirim.
Steven: takintilisiniz siz, bence gayet iyisin.
Berrak: hayir
Steven: simdi ben ne dersem diyim ikna olmayacaksin, kendin bilirsin. Ben su almaya gidiyorum, bir sey istiyor musunuz?
Jess: hayir tesekkurler. Ya uf deliricem sarah –
Berrak: yok, bende bir sey istemiyorum.
Steven ilerlerken, ben arkasindan hala butun bunlar gercek mi, steven kolunu omzuma atiyor, yemekte benimle oturuyor, bana mesaj atiyor , bu cocugun amaci ne diye dusunuyordum..
http://www.facebook.com/notes/adini-feriha-koydum-senaryolari/25-eylul-18bolum/244052109009345 ALINTI. |
