Paltomu çıkardım ve hizmetliye verdim sonrada salona geçtim ve ŞOOOOOOKKKKKKKK! Aysun ve ünal sarrafoğlu burda. Birde yanlarında meyveleri olan emirde var. Bunların ne işi var burda? Neyse ilerleyen dakikalarda öğreniriz artık.

Z: Hoşgeldin feriha

R: Ooo hoşgeldiniz feriha hanım. Beklemiyoduk

F: Bende gelme taraftarı değildim zaten. Sizin EMRİNİZ üzere geldim buraya. Emriniz derken baya bastırmıştım üstüne anlayana artık ne diyim

R: Peki herkez burda olduğuna göre yemeğe geçebiliriz

-Emir-

Ferihayı bıraktıktan sonra babam telefon açtı ve buraya gelmemi söyledi. Aslında gelmicektim ama telefonda çok bağırınca bende gelmek zorunda kaldım ve geldim

-Feriha-

Hep birlikte yemeğe geçtik. Yemek planı Masanın bir ucunda babam diğerinde ünal bey annemle aysun hanım karşılıklı bende emirle karşılıklı oturdum ve hizmetliler yemeği servis ettikten sonra, herkez yemeğini yemeye başladı tabi bende. Otelin yemeklerinden sonra bunlar çok güzel oldu ya. Ben aslında evimi özlemişim pardon yemeklerini. Her neyse yemeğin sonuna doğru yaklaşıyoruz ve rıza bey küçük bir öksürükle konuşmaya başlıyor. Hikaye gibi anlattım ama olsun siz okuyun yinede.

R: Burda toplanmamızın nedenini biliyorsunuzdur

F: Ben bilmiyorum

E: Bende bilmiyorum

R: Sizden başka herkez biliyo

F: Herkezin bildiği şeyi bende öğrenebilir miyim artık

R: Peki. Ünal bunu sen mi söylemek istersin yoksa ben mi söyliyim?

Ü: Sen söyleyebilirsin rıza

R: Peki, beni iyi dinleyin

Ben ve emir babama dikkatlice bakarken babam bombayı patlattı

R: Haftaya evlebniyosunuz

E-F: Nee!!!

R: Duydunuz

F: Bu şaka dimi?

R: Hayır ben gayet ciddiyim

E: Baba bunu yapamazsınız diye çıkıştı emir. Ama bu ünal SARRAFOĞLU bozuntusu gayet ciddi gözüküyo. Ne yani biz evlenicek miyiz gerçekten?

F: Bunu yapamazsın baba. Beni evlendiremezsin. Ben bunların sadece büyük şaka olduğunu düşünürken sen beni gerçekten evlendiremezsin!

R: Hiçbiri şaka değil feriha. Ben söylediklerimde gayet kararlıyım ve-

F: Ve?

R: Gelinliğini seçmek için yarın alışverişe çıkabilirsiniz

F: Ben evlenmicem anlamıyo musunuz

R: Herşey hazır feriha. Nikah tarihi alındı nikah memuru hazır davetiyeler gönderilmeye başlandı geriye sadece sen ve emrin dudaklarından dökülücek ''Evet'' sözcüğü kaldı bunuda haftaya yapıcaksınız

F: N-ne yani ben haftaya evleniyo muyum?

R: Kaç kere söyleme mi bekliyosun evet evleniyosun!

F: Anne babam doğru mu söylüyo?

Z: Evet feriha haftaya evleniyosun.

Yavaş yavaş gözümden yaşlar dökülmeye başladı

F: Ben böyle hayal etmemiştim

R: Hayallerin beni ilgilendirmiyo.

F: Ben böyle hayal etmemiştim

R: Hayallerini gerçekleştirmek isteseydin çaba gösterirdin ama sen şımarıklık yapıp beni rezil etmekle uğraştın feriha. Hayallerini gerçekleştirmek için hiç uğraşmadın

F: Ben böyle hayal etmemiştim diye bağırdım ve hıçkırıklarla masadan kalkıp koşarak dışarı çıktım. Koşmaktan ayaklarım kopmak üzereydi nerdeyse, ayakkabılarımı çıkardım ve elime alıp koşmaya devam ettim. Birden birisi arkamdan ''feriha dur'' dedi. Ama durucak gücüm yoktu. Evet yanlış okumadınız durucak gücüm yoktu. Normalde koşmaya güç olmazdı dimi? Ama benim durmaya gücüm yoktu. Sonunda kolumdan tuttu ve beni kendine çevirdi. Bu tabiki emirdi ve ona bakarken hala ağlıyodum

E: Feriha dur dedim sana

F: Ben böyle hayal etmemiştim dedim her zaman ki gibi ve başımı emirin göğsünü koyup hıçkırıklarla ağlamaya devam ettim. Emirle birlikte dizlerimizin üzerine çöktük ve ben onun göğsüne başımı koymuşken oda saçlarımı okşıuyodu sonunda konuşmaya başladı

E: Lütfen ağlama

F: ......

E: Feriha lütfen!

F: Neden böyle olmak zorunda? Neden hayatım her zaman karman çorman olmak zorunda?

E: Senin bir suçun yok feriha

F: Ama bak benim bir suçum olmasada biz evleniyoruz.

E: Feriha neden bu kadar abartıyosun?

F: Nasıl abartıyorum biz evleniyoruz emir. EVLENİYORUZ! Artık ağlamam durmuştu emirle normal bir şekilde konuşuyoduk..

E: Sen neden benimle evlenmek istemiyosun?

F: Çünkü-

E: Çünkü aramızda evlenince birşey geçmesini istemiyorsun öyle değil mi?

F: Evet

E: Tamam bizde evleniriz ama aramızda hiç birşey geçmez. Sadece aynı evde yaşıyo oluruz o kadar. Yani dışarıdan bakıldığında evli gibi gözükmemiz yeterli olur

F: Gerçekten benim için böyle birşey yapar mısın?

E: Tabi ki yaparım. Senin istemedğin birşeye seni zorlicak değilim

Hemen emire sıkıca sarıldım

F: Teşekkür ederim

E: Önemli değil dedi ve oda bana sıkıca sarıldı. Sonra yerden kalktık ve ayakkabılarımı ayağıma geçirdim sonrada emirle yürümeye başladık

-SABAH-

Sabah annemin ''hadi feriha kalk, bugün çok işimiz var'' diyişiyle uyandım annem kafamın üzerinde dikilmiş beni bekliyo

F: Tamam geliyorum burda böyle beklemene gerekyok

Z: Peki ben aşşağıdayım çabuk ol. Birazdan aysun ve emir gelicek

F: Tamam dedim ya.

Annem gitti. Bende elimi yüzümü yıkıyıp üzerimi değiştirdim. Üzerime rahat birşeyler giydim malum gelinlik almaya gidicez ya kolaylık olsun, saç makyaj derken hazırlanıp aşşağı indim.

R: Günaydın

F: Günaydın.

Babama günaydın dedikten sonra kahvaltı masasına oturdum. Siz şimdi bunlar en son yürüyolardı şimdi ferihanın babasının evinde ne işi var diceksiniz anlatıyim. Biz emirle tekrar bize geldik ve babamlara evlenmeyi kabul ettiğimizi söyledik. Babamlar yani rıza bey ve ünal bey en başta şok geçirselerde sonra gülümsediler ve annemle aysun hanım yarın için sözleştiler. Onlar gidince bende artık evlenmeyi kabul ettiğime göre bu eve geri döndüm ve şimdide kahvaltı yapıyorum birazdan aysun hanım ve emir gelicek gidip gelinlik bakıcaz.

Hah zilde çaldı geldiler. Onlar gelince annemde hemen ayaklandı

Z: Hoşgeldiniz

A-E: Hoşbulduk

F: Hoşgeldiniz

A: Hoşbulduk canım

E: Merhaba rıza bey

R: Ooo merhaba damat bey

Al işte ya babm iyice kayınpeder moduna geçti. Neyse ya zaten evlilik gerçekte olmicak takmama gerek yok. Ah rıza bey ah şimdide bana ''müstakbel kocana hoşgeldin desene kızım'' diyo

F: Hoşgeldin müstakbel kocacığım (!) dedim emire. Emirde güldü

E: Hoşbulduk müstakbel karım (!) dedi. Babam biraz bozuldu gibi ama- Neyse yaa banane çokta fifi yani. Her neyse onlar gelince annemde hemen çantasını aldı çıktık gittik bir moda evine sonra bir sürü katolog verdiler bütün gelinlikleri önüme serdiler bende mal gibi bakıyorum.

Z: Hadi kızım seçsene birini

F: Siz seçin işte ya

A: Aaa olur mu feriha bu senin düğünün ve seçimleri sen yapmalısın

F: Bana seçim şansı verseydiniz bu durumu seçmezdim aysun hanım.

Hoooppp güm! Aysuncuğumun yani kayınvalidemin rengi değişti. Ama iyi kapak yaptık he neyse annem öldürücek gibi bakınca bende içlerinde birkaç tane seçip kabine gittim ve gelinliği giyip dışarı çıktım. Emirde mal gibi bakıyo çok mu güzel oldum ne.

F: Nasıl olmuş?

E: Ço-çok güzel olmuş

Z: Feriha bence bu çok sıradan

A: Bencede biraz daha şatafatlı birşeyler bakalım

F: Tamam ben diğerini giyiyim o zaman

Z: Tamam kıızm bekliyoruz.

Gidip diğerini giydim ve dışarı çıktım

F: Bu nasıl?

E: Buda güzel

Z: Başka varsa onu dene bence

F: Tamam!

Bu ne ya giy-çıkar, giy-çıkar. Diğerinide giydim

F: Peki bu?

Emir kafasıın kaldırıp bakınca gözleri çıkıcakmış gibi b akıyo

E: Ço-ço-ço-

F: Anladım çok güzel

E: Evet

Z: Bencede bu güzel

A: Evet gerçekten bu güzel

F: Tamam bunu alalım o zaman

A-Z: Tamam
http://www.facebook.com/pages/Adını-Feriha-Koydum-Senaryoları/111651358929257