--->

   
  Adını Feriha Koydum Senaryoları
  Senaryolar
 
=> Daha kayıt olmadın mı?



Senaryolar - Sen Misin Bana Cirkin Diyen ?! 90.Bolum

Burdasın:
Senaryolar => ~Senmisin Bana Çirkin Diyen~ => Sen Misin Bana Cirkin Diyen ?! 90.Bolum

<-Geri

 1 

Devam->


lola34
(şimdiye kadar 313 posta)
05.03.2012 16:59 (UTC)[alıntı yap]
Feriha-

Odaya yurudugumde, Emir’in balkonun kapisini acmis, gomlegini, ceketini ve kravatini yere atmis bir sekilde gecenin karanligina baktigini farkettim. Parmak uclarimda yanina dogru yuruyup, basini omzuma koydum. O ise gozlerini aydan ayrimadan kolunu omzuma doladi;

Feriha: harika..
Emir: evet guzel.. ama sen yanimda, boyle kusursuzca dururken, ben “harika” kelimesini kullanmazdim.

Dedi boynumdaki kou cekip, belime dolarken. Dudaklari, yavasca dudaklarimi buldu. Her zamanki Emir degildi sanki optugum adam. Her sey daha yavasti, daha duygulu, daha tutkulu. Yavasca kollarimi Emir’in boynuna dolayip, parmaklarimin saclarinin uzerinde gezinmesine izin verdim. O ise beni coktan kavramis, odaya dogru suruklemisti bile. Dudaklari dudaklarimi, boynumu operken, elleri tum vucudumda asagi yukari geziniyordu. Sanki vucudumun her kismini yavas yavas ezberliyordu, elleriyle kesfediyordu. Yavasca beni yataga yatirip, uzerime cikti, bir yandan kendini bana bastiriyor, bir yandan da o kusursuz dudaklarini yanaklarimda, boynumda, goguslerimde, omuzlarimda gezdiriyordu. Yavasca dudaklarini dudaklarimdan ayirip, kulagima dogru yaklasti;

Emir: birbirimize aidiz biz, gunes ve kum, kis ve yaz, siyh ve beyaz gibiyiz. Birbirimiziniz.. Sen benimsin Feriha Sarrafoglu, benimsin, benim, benim

Dedi tekrar dudaklarima yonelirken. Ben ise onu operken dudaklarindaki gulumsemeyi hissedebiliyordum. Emir yavasca jartiyerimin askilarindan tutup, uzerimden cekti, ben ise telaslanan parmaklarimla onun kemerini cozmeye calisiyordum. Heyecanlanmistim.. Simdiye kadar defalarca Emir’le birlikte olmustum, ama bu farkliydi, bundan sonra her sey farkliydi. Emir gulumseyip, elleri ile terlemis parmaklarimi tutup, dudaklarina goturdu ve daha sonra ellerini kemeirne goturup, uzerindekileri cikardi. Ben, bacaklarimi ona dolamisken, Emir bir eli ile bacaklarimi oksuyor, digerini benim altima koymus, sirtimi oksuyordu sanki. Dudaklari, boynum, yanaklarim, cenem, omuzlarim, goguslerim arasinda gidip geliyordu. Emir, en sonunda, yavasca kendini benim icime dogru itti, ben ise dudaklarimdan cikan inlemelere hakim olamayarak, elimi yatagimizdaki bir suru yastiktan bir tanesine bastiriyordum. Diger elim ise Emir’in terlemis, kasli sirtindaydi.

Bir sure sonra, ikimizde yorulmustuk. Emir terli hali ile uzerimden kalkip, kendini yanima birakmisti. Kolunu, ciplak belime dolayip, enseme bastirdi bir kez daha dudaklarini ve kulagima yaklasip;

Emir: iyi geceler karicigim.

Diyip, alnimi opup, gozlerini kapadi..

Sabah uyandigimda, Emir yanimda yoktu.. Basimi yana cevirdigimde, balkondaki harika masa ile karsilastim. Emir’de sirti donuk bir sekilde oturuyordu. Hemen yataktan kalkip, dolaba dogru yurudum. Her sey yerlestirilmisti bile. Uzerime ince, kisa, beyaz, uclari dantelli bir gecelik giyip, uzerine yine ayni geceligin takimi olan sabahligi gecirdim ve banyoya yurudum. Orada duran firca ile saclarimi hizlica tarayip, yuzumu yikadim ve dislerimi fircaladim ve banyodan cikip, balkona dogru yurudum. Balkon, denize bakiyordu. Gunes isil isil parildiyor, sofradaki bardakta duran portakal suyunun uzerine yansiyordu. Emir’in arkasina gidip, kollarimi boynuna doladim, benim uyandigimi farkedince hemen yerinden kalkip, bana dogru dondu ve belimi kavradi;

Emir: gunaydin melegim.
Feriha: gunaydin dedim Emir’in karsisindaki sandalyeye gecerek.
Emir: Istanbuldaki son gunun kucuk hanim.
Feriha: yarin sabahti degil mi ucagimiz?
Emir: evet, su dugun yorgunlugunu atalim istedim uzerimizden, daha sonra nce New York, oradan Miami, sonra California, oradan da tekrar Turkiye’ye donup, bir-iki hafta dinleniriz bir otelde.
Feriha: sen ne ara planladin bunlari? Dedim gulumseyerek, fincanima kahve koyarak
Emir: sana balayini planlamanin zevkli oldugunu soylemistim dedi goz kirparak, bende gulup, tabagima koydugum seyleri yemeye basladim.
Emir: kahvaltidan sonra havuza inelim mi? hava cok guzel disarida, istersen denize gidelim?
Feriha: farketmez benim icin
Emir: o zaman once havuza geceriz, oradan da denize?
Feriha: tamamdir, o zaman ben cok yemiyim, gobegim kocaman olmasin simdi dedim gulerek, yerimden kalkarken.

Dolaba gidip, oradan duran ilk bikiniyi aldim elime. Pembe, firfirli straplez bir ustle, pembe uzerine beyaz puantiyeleri olan bir altti. Bnayoya yuruyup, uzerimi giyindikten sonra plaj cantasini alip, icine iki havlu, gunes yagi, dergi falan koymaya basladim. Gozluklerimide basima takip, ayagima sandaletlerimi giyip, uzerime kisa bir elbise giydim. Emir ise uzerinde bir sort ve t-shirt, yatagin uzerinde oturuyordu.

Emir: hazir misin dedi beni suzerek
Feriha: evet, cikabiliriz dedim yuzume her zamanki gulumsemeyi yerlestirerek,

Emir’de yaatgin uzerinden kalkip, sikica elimi kavradi ve birlikte suitimizden cikip, asansorlere dogru yuruduk. Emir’in parmaginda yuzugunu hissedebiliyordum. Neden bilmiyorum, ama bu yuzden sanki kendimi daha bir guvende hissediyordum, sanki ben bunun icin dogmustum. Sanki her sey planlanmisti ben daha kucukken, sanki bana Sarrafoglu soyadi, Aktas soyadindan daha cok yakisiyormus gibiydi. Havuza geldigimizde, cantayi bir sezlonga birakip, diger ikisine havlulari serdim. Emir hemen uzerindeki t-shirtu cikarip, bana dondu;

Emir: e hadi cikar uzerini, havuza girelim biraz dedi duslara dogru yururken,

bende ardindan gidip, soguk bir dus alip, havuza dogru yurudum. Suya yavas yavas giren insanlara sinir olurdum, bu kadar korkaklik niyeydi.. kollarimi yukarida birlestirip, baliklama bir sekilde atladim suya, Emir benden ocne atlmis, havuzun diger ucna kadar gitmisti. Suyun dibinden yuzerek ona kadar gidip, kollarimi islak boynunda doladim;

Emir: benim guzel karim mi gelmis?
Feriha: bir garip oluyorum karim diyince..
Emir: soylemememi mi istesin?
Feriha: yo hayir, hosuma gidiyor, sadece ne biliyim iste..
Emir: keske biraz daha kapali bir sey giyseydin Feriha dedi gulerek.
Feriha: kiskanclik I yapiyorsun dedim gozlerimi kisarak, gunes rahatsiz ediyordu.
Emir: hayir, sadece her tarafin mos mor dedi parmagini gogsumde va boynuma gezdirerek.
Feriha: ah, unuttum dedi basimi egip, gogsumdeki morluklara bakarak, daha sonra parmaklarimi Emir’in islak yanagi uzerinde gezdirdim;
Emir: bosver, dikkatli bakmadigin surece cok anlasilmiyor, zaten orana dikkatli her kim bakiyorsa, pek anlama yetenegi kalmaz itin.
Feriha: uf Emir ya, ne bu kiskanclik dedim gozlerimi devirerek, o ise belimdeki kollarini cekip, bacaklarima yerlestirdi;
Emir: cok guzelsin, yuzun, vucudun.. sen inanmak istemesende oylesin Feriha, ve bu gozlerine, bu tenine, bu vucuduna, bu dudaklarina benden baska birinin birak dokunmasina, bakmasina bile katlanamam ben

Dudaklarimi, sikica Emir’in dudaklarina bastirip, kendimi geri cektim;

Feriha: ben cikiyorum, gunesleniyim biraz, New York’taki en beyaz insan olmak istemem dedim gulerek.
Emir: bende geliyorum dedi belimdeki kollarini cekip, merdivenlere dogru yuzerken. Sudan cikip, ikimiz yine birlikte duslara gittik. Dus aldiktan sonra sezlonga yuruyup, once havluma kurulanip, daha sonra tekrar serip uzerine uzandim. Islak saclarimi topuz yapip gozluklerimi taktim, ve cantadan gunes yagini cikarip, Emir’e dondum;
Feriha: sirtima gunes yagi surer misin sevgilim?

Emir-

Bu fazlaydi ama. Su anda o kadar mukemmel bir sekilde dururken, o sicacik , bembeyaz tenine dokunmami istemesi, ve kendimi tutacagimi dusunmesi fazla bir guvendi.

Emir: ver dedim

siseye uzanarak, yerimden kalkip, feriha’nin sezlongunun kenarina oturdum, oda yuzustu dondu. Elime biraz gunes yagi alip, Feriha’nin sirtinda gezdirmeye basladim. Vucudundaki su damlalari hemen kurumustu, teni sicacikti. Ben parmaklarimi onun teninde gezdirirken, bikinisinin incecik iplerini cozmemek icin baya bir caba sarfediyordum. Artik yagi surmuyordum, sadece sirtini oksuyordum. Yavasca parmaklarimi cekip, Feriha’nin yuzune baktigimda gozlerini kapadigini farkettim. Yavasca kendi sezlonguma gecip, basimi yaslayip, gunesin kamastirdigi gozlerimi kapadim.

Feriha-

“Hadi sevgilim” diyordu kalin bir ses, gozlerimi actigimda, Emir’in yanagimi oksadigini farkettim.

Emir: biraz daha uyursan istakoza donuceksin dedi gulerek
Feriha: Saat kac?
Emir: Bese geliyor.
Feriha: ben cok aciktim.
Emir: ahah, klasik Feriha. Tamam, istersen odaya soyliyeli-
Feriha: bahcede yesek, simdi git dus al falan hic ugrasmasak, oradan da denize gideriz?
Emir: bana uyar.

Kalkip her seyi cantaya doldurduktan sonra, Emir ile birlikte otelin arka korularindan birine dogru yuruduk. Masalardan birine oturdugumuzda, hemen garson gelmisti;

Garson: Emir Bey, Feriha Hanim? Tebrik ederim efendim. Dedi menuleru uzatirken,
Emir: tesekkur ederiz

Bir sure sonra garson tekrar gelince ikimizde siparsilerimizi verdik.

Feriha: keske zamani geri alabilsek dedim catalimla tabagimdaki salatayla oynarken.
Emir: neden? Diye sordu kuskulu gozlerle.
Feriha: dun gece cok guzeldi, bastan yasamak istedim..
Emir: gercekten harikaydi.. Ayagima basman disinda! Dedi gulerek.
Feriha: adettendir oglum dedim gulerek.
Emir: sende baya iyi oynuyormussun, ne cevherler varmis yani
Feriha: bunu bana zeybek oynayan Emir Bey’mi soyluyor
Emir: Babamda cok iyi oynar.
Feriha: Bitirdiysen kalkalim dedim gulumseyerek.

Emir’in elini kavrayip, mutlulukla denize dogru yuruduk.
http://www.facebook.com/pages/Adini-Feriha-Koydum-Senaryolari/138839159530641

Cevapla:

Nickin:

 Metin rengi:

 Metin büyüklüğü:
Tag leri kapat



Bütün konular: 358
Bütün postalar: 445
Bütün kullanıcılar: 151
Şu anda Online olan (kayıtlı) kullanıcılar: Hiçkimse crying smiley
 
  Bugün 18 ziyaretçi (25 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol