--->

   
  Adını Feriha Koydum Senaryoları
  Senaryolar
 
=> Daha kayıt olmadın mı?



Senaryolar - Sen Misin Bana Cirkin Diyen ?! 55-60.Bolum

Burdasın:
Senaryolar => ~Senmisin Bana Çirkin Diyen~ => Sen Misin Bana Cirkin Diyen ?! 55-60.Bolum

<-Geri

 1 

Devam->


lola34
(şimdiye kadar 313 posta)
03.02.2012 11:14 (UTC)[alıntı yap]
Sen Misin Bana Cirkin Diyen ?! 55.Bolum



Feriha-



Gozlerimi yavasca araladigimda, koltukta, basini elinin uzerine yaslamis, boynu egik bir sekilde uyuya kalmis Emir’I gordum. Benim yuzumden ne hale gelmisti ya.. Eger ben birazcik daha dikkatli olsaydim. Ayagima terliklerimi giyseydem, salak gibi merdivenlerden dusmeseydim bunlarin hic biri yasanmayacakti.. Ben Emir’I bu kadar uzmus olmayacaktim.. O benim yuzumden bu halde olmayacakti! Sevdigim insani bile mutlu edemiyordum.. Hatta mutlu etmeyi birak, UZUYORDUM! Gozlerimi emir’e dogru cevirip, benim yuzumden ne hale gelen “sevgilim”I izlemeye basladim.. Gozumden akan yas, yanagimi islattiginda elimi yanagima goturup, yavasca sildim.. Kiprasmamin sesini duymus olucakki, Emir oturdugu yerde kiprasip, goz kapaklarini acip, saatlerce sikilmadan izleyebilecegim gozlerini bana dogru cevirdi.

Feriha: uyandirdim mi? ozur dilerim!
Emir: yo, hayir. Iyi misin sen? Birini cagirmami ister misin?
Feriha: hayir, ama senin gitmeni isterim.
Emir: efendim?
Feriha: emir benim yuzumden ne hale geldin, kac gundur uyumamissin belli.
Emir: igrenc gozuktugumu biliyorum Feriha, yuzume vurman gerekmez ! hahaha
Feriha: hayir hayatim, sen ne yaparsan yap yakisikli gozukuyorsun, sorun senin bu kadar yorgun olman, lutfen eve git, dus al, dinlen, uyu!
Emir: gayet iyiyim ben.
Feriha: degilsin, Emir en son rahat rahat uyudugun zaman ben dusmeden onceki geceydi..
Emir: hayir canim, yalnis biliyorsun, sen ameliyattaykende uyuyordum ben.
Feriha: ne alaka?
Emir: sakinle-
Feriha: benim yuzumden.. Allah kahretsin ya, gerizekaliyim resmen. Adam gibi yurumeyi bile beceremiyorum, sanki yeterince ugrasman gereken sey yok gibi bir de ben seni uzuyorum! Emir: sss, sakin ol.

Emir yavasca yanima oturup, kollarini omuzlarimin etrafina doladi.. Neden bilmiyordum, ama sanki her gecen gun Emir’I biraz daha uzuyor, ona biraz daha zarar veriyor gibi hissediyordum.

Emir: benim hayatimda ugrasmak istedigim tek sey sensin zaten. Baska hic bir sey, hic kimse degil. Sadece sen varsin benim icin, sadece sen!
Feriha: ozur dilerim..
Emir: gecti..

Emir kollarini uzerimden cekip, yavasca yanima uzandi.. Zaten yatagin yarisini kapliyordum, oda yanima uzanmis, kolunu omzuma dolamis, eliyle basimi, omzuna koymama yardimci olmustu.



Emir: sen uyurken, seninle olan her animi dusundum ben.. Eger sana – eger sana bir sey olsaydi, oyle az resmimiz kalicaktiki arkamizdan..
Feriha: arkamizdan?
Emir: sen gidersen burada kalmayacagimi biliyorsun zaten Feriha.
Feriha: emir sacmalama! Eger boyle bir sey bir gun olursa, ASLA kendine hic bir sekilde zarar vermeni istemiyorum.
Emir: mantikli dusunsene biraz Feriha, ben butun hayatimi bir kadin etrafinda kuruyorum, yaptigim her sey, onunla ilgili, butun dusuncelerim, konusmalarim, ruyalarim, anilarim, hayallerim.. Sonra bu kadin beni birakiyor, ve SEN benim hayatima devam etmemi bekliyorsun.. kusura bakma ama ben boyle bir seyi yapamam, bu kadar mozasist biri degilim ben. Ya biz niye bunu konusuyoruz, sana bir sey olmayacak, bana da bir sey olmayacak. Konumuza donelim.. Dedigim gibi, yeterince resmimiz bile yok.. Sen uyurken bizi dusundum, yasadigimiz seyleri, eglendigimiz geceleri, kavga ettigimiz zamanlari, benim oldugun her muhtesem geceyi, saatlerce guldugumuz onca muhtesem zamani.. Dusundum de, aslina o kadar cok degiller bile.
Feriha: degil mi? adam gibi resmimiz bile yok.. Insana onca sey yasamiz gibi geliyor, dogru durust “ani” diyebilecegimiz hic bir sey yok..
Emir: o yuzden buradan cikar cikmaz, bir suru fotograf cekiyoruz.
Feriha: efendim?
Emir: tonlarca fotografimiz olucak bizim, sen ve benim. Goren herkesin kiskanacagi, bir resimden bile askimizi anlayabilecegi binlerce fotograf.
Feriha: bana uyar.
Emir: anlastik o zaman?
Feriha: anlastik kardesim.
Emir: aa naber koray?
Feriha: iyilik abicim senden
Emir: benim sevgilim benim en yakin arkadasimda olurmus?!
Feriha: Koray kadar olamiyoruz tabii ama, napalim idare et simdilik.
Emir: sen yetersin bana.
Feriha: koray duymasin.
Emir: gel bakalim sen buraya!



Emir zaten aramizda azicik bir mesafe kaldigi icin neredeyse birbirine degen dudaklarimizi, islak dudaklarini benimkilere bastirdi. Ust dudaginin uzerinde sakallarinin hafiften cikmaya basladigini hissedebiliyordum. Ozlemistim onu.. Onu GERCEKTEN opmeyi, dudaklarini dudaklarimda hissetmeyi, dilinn dilime degmesini, dudaklarimin onun yuzunden islanmasini.Dudaklarini yavasca benden cekip, yanagima bastirdiginda, ben tekrar basimi cevirip onu opmeye devam etmeye calistim. Kapinin aniden acilmasi, Emir’in geri cekilmesine neden oldu.



Hemsire: ozur dilerim, ama serumu degistirmem gerekiyor.

Feriha: yo, onemli degil.



Hemsire yeni serumu taktiktan sonra odadan cikinca, Emir tekrar bana dondu.

Emir: galiba hastanedeyken seni opmemem gerekiyor.
Feriha: hadi ordan, sen beni opmeden bir gun bile geciremezsin, rahat vermem
Emir: zaten sen versende geciremem ki.



Emir tam bana tekrar yaklasicaktiki, telefonu caldi, eline aldiginda annemin aradigini gorduk.



Feriha:biliyor mu?!
Emir: bilmiyorum, yani ben soylemedim, ama kesin aramistir bunca zamana kadar, Hevesler idare etti heralde!
Feriha: o zaman bilmiyor?!
Emir: bilmiyorum.
Feriha: emir ac!
Emir: ne diyecegim?!
Feriha: bilmiyorum, idare et iste!
Emir: uf feriha!
Emir: efendim?
Sanem: Naber emircim, tatil nasil gidiyor bakalim?
Emir: ahh, cok iyi, siz nasilsiniz?
Sanem: iyiyiz bizde, dun aramistim sizi ama Heves uyudugunuzu soyledi.
Emir: ya, baya yorulmustuk.
Sanem: cok ozledik sizi ya, gelseniz artik.
Emir: zaten bizimde gelmemiz gerekir, okullarin ikinci bahar donemi basliyor nasil olsa. Feriha kendini iyi hissettigi zaman cikabiliriz.
Sanem: Feriha kendini iyi hissettiginde?! Feriha kendini niye iyi hissetmesin ki?!
Emir: guzel soru.. i.. gecenlerde denize girelim dedikte, gecenlerde dedigm, bir iki gun once, su baya serindi, usuttu heralde biraz, sanki hafiften hasta gibi.
Sanem: doktora gittiniz mi, onemli bir sey mi? gelmemi sitermisiniz?!
Emir: yo hayir gerek yok, basit bir soguk alginligi.
Sanem: emir emin misin?!
Emir: evett, rahat olun.
Sanem: peki oyle olsun, feriha yaninda mi?
Emir: uyuyor.
Sanem: uyandiginda soylersin arar beni, gorusuruz canim.
Emir: gorusuruz.

Emir telefonu kapattiktan sonra, bitti, kurtulduk diye bagiran gozlerle bana bakti.

Emir: hasta oldugunu duyunca geliyim mi dedi, eger olani soyleseydik-
Feriha: delirirdi resmen, annemi bilmiyorsun sanki, her seyi abartir.
Emir: bu abartilmicak bir sey degil zaten Feriha!
Feriha: lutfen konusmasak bu konuyu, gercekten cok sinirlerimi bozuyor.
Emir: siz nasil isterseniz kucuk hanim.. ya koraylar nerede kaldi
Feriha: birak uyusunlar biraz, benim yuzumden herkes ne hale gelmis ya. Sende uyusan biraz.
Emir: uykum falan yok.
Feriha: o yuzden esneyip duruyorsun degil mi?
Emir: uf feriha, iyiyim dedim, yaninda olucam iste!
Feriha: ya ben iyiyim, eve git.
Emir: gitmiyorum Feriha!
Feriha: uf Emir ya
Emir: istedigin kadar ufla, buradayim.
Feriha: cok yorgunsun iste
Emir: kac kere soylemem gerekiyor? Yorgun falan degilim, hatta su anda hastanede olmasak, yatak bu kadar kucuk olmasa aklima senin su celimsiz halinden faydalanabilecek kotu adam fantezisi bile gelmiyor degil.
Feriha: ya emir, sen bir urologa falan git, cidden sevgilim, hormonlarinda bir sorun var senin.
Emir: Sende erkek olsan, seninde sevgilin senin kadar guzel, cekici, bu kadar harika biri olsa sende de ayni hisler uyanirdi merak etme.
Feriha: diyene bak, kendine bakmiyorsun galiba sen, chaning tatumdan sonra en yakisikli kisisin resmen, vucudundan bahsetmiyorum bile, hatta chaning’den bile yakisikli olabilirsin, evet evet, ondan da iyisin sen. Sen benle cikmaya baslamadan once ne kadar kas yapmissan, bunca zamanda erimiyorlar.
Emir: kaslarim olmadan da seviceksiniz artik beni napalim Feriha Hanim.
Feriha: sen beni bu halimle gorup hala opebiliyorsun ya, tebrik ederim.
Emir: bence sen hala nisan gecemizdeki kadar guzelsin, hep guzelsin. Hep, hep, hep.



Emir yavasca bana dogru egilip, elinin tersiyle yuzumu oksadi.

Feriha: seni seviyorum.
Emir: sonsuza kadar..

Sen Misin Bana Cirkin Diyen ?! 56.Bolum



Feriha-



Emir: sonsuza kadar.



Emir’in sozlerinin dogrulugu karsisinda buyulenmistim adeta.. Hakliydi, sonsuza kadardi, biz sonsuza kadar birbirimizi sevicektik, zaten ben ona “evet” dedigimde, tum bunlara soz vermemismiydim?! Birbirimize aittik biz, o benimdi, ben onun. Tum varligimla onun.



Emir yavasca bana dogru egilip dudaklarini tekrar dudaklarima degdirdi. O sadece dudaklarini bastirirken, ben hafiften aralayip, dudagini emmeye calisiyordum. O ise kendini geri cekmeye calisiyor, ama basaramiyordu sanki.



Emir: olmaz, seni cok ozledim, eger boyle bir seye baslarsak duramam.
Feriha: benim kucuk sevgilim, onun olmami mi ozlemis bakalim?
Emir: hemde nasil.. Sen bir iyiles, sadece benim olucaksin, her gece, her saat, her dakika. Hep benim, benim, benim!



O sirada odanin kapisi acildi. Hande ve Koray, ellerinde bir iki posetle iceri girdiler. Handenin elinde kucuk bir canta vardi.



Hande: ooo, kim kimin bakalim?
Emir: hosgeldiniz.
Koray: hosbulduk kardesim. Melegimiz nasil bakalim?
Feriha: gayet iyiyim, ama buradan cikmak istiyorum.
Emir: Feriha cocuk gibisin.
Feriha: ya uf.
Hande: sana surprizim var!
Feriha: neymis bakalim?
Hande: bakalim gorelim neymis.

Hande yere biraktigi cantayi, yavasca koltugun uzerine koyup, fermuari acti. Icinden saten pembe pijamalarimi, makyaj cantami ve duzlestiricimi cikarip, bana dogru dondu.



Hande: Feriha Hanim’I eski haline dondurmenin vakti gelmis. Beyler disari alalim sizi.
Emir: sanki gormedigim sey
Hande: emir cik dedim.
Emir: aman be iyi. Ben kahve alicam, siz istermisiniz?
Feriha: yok tesekkurler canim.

Emir ve Koray odadan cikar cikmaz, Hande uzerimdeki bu mavi igrenc seyi cikardi. Cingene pembesi olan saten pijamalarimi giydikten sonra, Hande duzlestiriciyi prize takip, bir tarak alip sacimi taramaya basladi. Taradiktan sonra duzlestirirken;



Hande: ilk defa Emir’I bu kadar kotu gordum biliyormusun? Bitmisti sanki.. Emir degildi o yanimda olan, bize sarilan. Ruhsuzdu..
Feriha: o kadar mi kotuydu?
Hande: sana bir sey olduda, ona soylemiyoruz sandi.. Bir de sakinlestirmeye falan calisinca iyice sinirlendi tabii, bilirsin iste Emir’i. Bunca zamandir taniyorum onu, hic bu kadar dagitmis bir sekilde gormemistim.. Yasamiyordu sanki oda.. Yani bedeni hala Emir gibi gozukuyordu, ama icindeki Emir degil, baska biriydi.. Ruh gibiydi sanki..
Feriha: neler yasattim size de ya..
Hande: siz o gun gelmeyince onca uzun zaman merak ettik. Ikinizide aradik telefonunuz kapaliydi, iyice meraklanip eve geldik bizde, kapiyi actigimizda telefonu masada biraktiginizi gorduk. Sonra yukardamisiniz diye yukari cikiyorduk ki, Heves yerdeki kan lekesini gordu. Evden nasil ciktik, hastaneye nasil geldik hatirlamiyorum bile. Koray’in ona bir sey olmasin diye bagirisni hatirliyorum, Cagatay agliyordu galiba, Heves desen.. Ah heves.. Neydi ya.. Ikinci bir Emir’de Heves’ti sanki.. Bir insanin bu kadar goz yasi olabilir mi diye dusunucektim yakinda.. Ne casi seysin Feriha ya, nasil korkuttun bizi!
Feriha: ozur dilerim desem affedermisin?
Hande: affederim.



Hande elinde sacimi duzlestiridi duzlestiriciyi yatagin basindaki sehpanin uzerine birakti ve dudaklarini yanagima bastirdi.

Daha sonra bana dondu ve;



Hande: evettt, sacimiz da hazir. Makyajimizida yaptik mi tamamdir bu is.
Feriha: yuzumu yikiyim ya, dislerimi falanda fircaliyim.
Hande: gel yardim ediyim.



Hande’nin yardimiyla banyoya gidip yuzumu yikayip dislerimi fircaladim. Tekrar yataga yattigimda, Hande yuzumu duzeltme cabalarina baslamisti bile. En sonunda bitmisti.



Hande: ham maddem biraz zararliydi ama yine de iyi is cikardik hayatim. Al bak bakalim.

Handenin bana uzattigi aynadaki kadin, gayet canli, saglikli, guzel gozukuyordu.. Ben ise yorgun, bitkin hissediyordum.



Hande: aa son bir sey.



Hande cantasindan parfum sisesini cikarip boynuma, saclarimin dibine, kulaklarimin arkasina sikti, tam o sirada da Emir ve Koray girdi iceri.



Emir: Marc Jacobs, daisy.
Feriha: parfumumun adini biliyorsun, tebrikler.
Emir: gozdenin de parfumuydu. Ay Koray yoksa Yasemin’in mi? Bak unuttum simdi ya.. Acaba Melis’in mi?
Feriha: Hande, sence Emir’in parfumu su benim Emir’le kavga ettigim gece chill’de numarami isteyen cocugunki mi, yoksa su harika dans eden, insani kendine asik eden cocugun ki mi?
Hande: ay yoksa o yesil gozlu cocuk mu, hani baska bir kavganizda biz sahildeyken sana carpan.
Feriha: ay ne tas cocuktu.
Hande: aynen ya!
Emir: Koray! Gecenlerde de Sedef aradi seni telefonunu, gerci benim numarami istemek icin aramis, bir ara bulusalim dedi, gitsek mi ne yapsak?
Koray: Hangi Sedef? Su adami optumu kendine hasta eden, 90C sedef mi?
Emir: ince bel sedef abi. Gozlerine asik eden sedef.
Feriha: sedef kadar tas dussun basina senin!
Emir: haha, dayanamayacagini biliyordum!
Hande: pisliksiniz!
Koray: bizimle bu oyunu oynamayacaktin bebegim.
Hande: git sedef’e bebegim de sen!
Koray: beni gercekte olmayan bir kizdan mi kiskaniyorsun Hande?
Hande: ben seni herkesden kiskaniyorum!
Koray: biliyorum, biliyorum, gel bakalim sen buraya



Koray gulerek Hande’nin yanina dogru yuruyup, onu guzelce kavrayip, kucagina alip, tekrar uclu koltuga gitti ve oturdu, hande de onun kucaginda oturuyordu. Emir ise tekrar benim yanima gelmisti.



Feriha: ben daha affetmedim.
Emir: bak sen. Nasil affettirebilirim bakalim kendimi?
Feriha: buradan cikar beni.
Emir: ozur dilerim prenses, olmaz.
Feriha: ya Emir lutfen!
Emir: sevgilim olmaz. Lutfen yapma, bek gercekten bende uzulucegim, birazcik daha, az kaldi, bir iki gune cikarsin heralde.
Feriha: uf ya.
Emir: ben burdayim.
Feriha: o yuzden cikmak istiyorum ya, yoruluyorsun.
Emir: Feriha, kiz olmasan, sevgilim olmasan su anda bir tane vururdum kafana ama! Yeter artik, iyiyim diyorum! Cagataylar nerede bu arada?
Hande: biraz daha uyumalari icin ikna etmeye calistik, Sanem Abla aradi bu arada.
Emir: ne dediniz?!
Hande: Feriha’yla konusmak istedi bende uyuyor dedim.
Koray: hastaneden falan hic bahsetmedik simdi.
Feriha: iyi iyi, hic soylemeyin, Sanem bu, bilirsiniz pinprikligini, deveyi pire yapar.
Emir: pireyi deve yapar o askim.
Feriha: ukala.
Emir: cirkin
Feriha: yeter be cirkin cirkin ! sende cok yakisiklisin sanki!
Emir: sarildiginiz seyler karin kaslari kucuk hanim, boynunuzdaki koldada sizin basinizdan buyuk kol kasi var.
Feriha: eee, bizimde vucudumuz var dimi hande?!
Emir: biliyorum, bitiyorum zaten o vucuduna.. Dudaklarina, boynuna, gozlerine, goguslerine, beline, ellerine, kollarina, bacaklarina, her yerine..
Feriha: guzel.. cunku elimizdeki mal bu, bununla idare ediceksiniz.
Emir: ben gayet memnunum senin bu halinden.



O kadar yorgundim ki, esnemeyi kesemiyordum, Hande bunu farkedince Koraya donup;



Hande: peki o zaman, biz kalkalim mi canim, onlarda biraz dinlensinler?
Koray: ay cidden ya, bizde nerede ne kadar kalicagimizi bilmiyoruz, o zaman gidelim biz, gorusuruz sonra, arayin bir sey olursa falan.
Emir: tamam arariz!
Feriha: gorusuruz.
Hande: gorusuruz canim, kendine iyi bak!
Emir: hele bir bakmasin..
Hande: ahaha, Ferih isin zor, neyse canim, biz kactik.



Hande ve Koray odadan ciktiktan sonra Eir tekrar yanima uzandi. Elini omzuma atip, eliyle basimi gogsune yasladi. Emir’in gogsunde, onun kokusunu cekerek, uzun zamandan beri en huzurlu uykuya daldim



Sen Misin Bana Cirkin Diyen ?! 57.Bolum



Feriha-



Hande ve Koray odadan ciktiktan sonra Eir tekrar yanima uzandi. Elini omzuma atip, eliyle basimi gogsune yasladi. Emir’in gogsunde, onun kokusunu cekerek, uzun zamandan beri en huzurlu uykuya daldim..



Uyandigimda Emir yanimda degildi. Onu saran kollarim bosta kalmislardi, basimi yasladigim vucudu, yerini yastiga birakmisti. Ama kokusu sinmisti yastigima, onun gibi kokuyordu.. Uyandigimi anlayan Koray bana dogru dondu.



Koray: uyandin mi canim?
Feriha: yok hayir, uykumda konusuyorum seninle.
Koray: senin bir seyin yok! Hala igrenc esprilerine devam edebiliyorsun!
Feriha: ilgisiz sey.
Koray: cidden ya, iyi misin?
Feriha: iyiyim canim merak etme, Emir nerede?
Koray: heralde gideli bir 15 dakika falan oldu, dus alip, uzerini falan degistiricekti.
Feriha: uyusaydi keske biraz.
Koray: eger ben Emir’I taniyorsam, hic bir guc, onu seni birakip uyutamaz. Bu arada cagatay sana kucuk bir surpriz almaya gitti, hande ve heveste kahve aliyorlar.
Feriha: oglum eve gitsenize siz!
Koray: kovsaydin abi?!
Feriha: ne abisi be! Kiz var senin karsinda, Emir’miyim ben?!
Koray: cadisin Feriha biliyorsun degil mi?
Feriha: cok seviyorsun beni kabul et, haha!
Koray: haklisin, gercekten kiz kardesim olsa bu kadar sevebilirdim.



O sirada iceri cagatay girdi. Elinde bir karton poset vardi.



Cagatay: ooo, guzel hanim uyanmis mi, nasilsin canim?
Feriha: iyiyim, merak etme!
Cagatay: iki gundur yaptiginiz bu hizli iyilesmenin sonucu, kutlamak icin size 3 kutu donuts getirdim.
Koray: yuh abi, bir kutuda 12 tane olsa, 36 eder, biz burada-hadi emirde geldi diyelim- alti kisiyiz.
Feriha: bir tanesinde 200 kalori var onun, ama olsun, sen ver, bayilirim!
Cagatay: ahaha, afiyet olsun. Bu arada yengem seninle konusmadan rahatlamayacak ara istersen.



Kapiyi aralanip, hande ve heves iceri girdiler.



Feriha: bende dunyanin en seker iki sarisini nerede diyordum.
Heves: naber hayatim?
Feriha: iyilik. Hande sagolsun artik igrenc hastane tipimden de kurtuldum!
Koray: bakimsiz diyelim, siz her zaman guzelsiniz Feriha Hanim.
Feriha: bak sen!
Koray: emir ariyor.
Koray: efendim abi? Evet evet, simdi uyandi, yok abi gerek yok biz buradayiz. Kardesim gerek yok, bak feriha da uyusun dedi! Uf iyi emir, ne yapiyorsan yap.
Feriha: ne dedi?
Koray: geliyormus.
Feriha: uyusaydi!
Koray: dinlemiyorki!



Biz birbirimizle konusmaya devam ederken, Hande ve Heves her dakika yanima geliyor, yastigimi duzeltiyor, bir sey isteyip istemedigimi soruyordu. Her seferinde, hayir, iyiyim diye ikna etmek zorunda kaliyordum. En sonunda kapi acildi ve iceri Emir’in parfumunun kokusu geldi, dolce gabanna light blue.. Daha sonra insana huzur veren o sesini duydum.



Emir: Dunyanin en guzel sevgilisi nasilmis bakalim?
Feriha: iyiyim askim. Ama sen niye buradasin?!
Emir: ne demek niye buradayim?
Feriha: emir bin kere soyledim biliyorum, ama gercekten uyuman lazim. Ayrica yemek yedin mi sen?
Cagatay: cok guzel donutslarimiz var.
Emir: kahve alip geliyorum o zaman.
Heves: dur canim, ben alirim. Baska bir sey isteyen biri var mi?
Koray: heves bana da su getirir misin?
Hande: burada var hayatim.
Emir: cagatay bu kadar sey ne abi? Ordu mu besliyoruz?!
Cagatay: siz daha Feriha’yi tanimamissiniz. Kucuk aslan gibi yiyor masallah!
Feriha: lokmalari mi saydin sen bunca sene! Nankor sey!
Cagatay: gel buraya cadi!



Cagatay yanima dogru yuruyup, kollarini basimin etrafina doladi ve basimi optu. Heves geri gelmisti bu sirada, Emir’e kahvesini verip, yatagin diger tarafindaki koltuga oturdu.



Emir: tesekkur ederim.
Heves: rica ederim.
Feriha: ya bir sey sorucam bugun ayin kaci?
Hande: Nisan 6.
Koray: hayir degil! Olamaz nisan alti falan!
Cagatay: noluyor ya?
Koray: okullar onunda aciliyor arkadaslar, ikinci donem. Hayirli olsun. Allah kahretsin ya!
Emir: yok be abi!
Koray: oyle, eminim!



Hande cantasindan telefonunu cikarip, takvime bakti.



Hande: hakli! Onunda aciliyor!
Emir: tam zamanina denk geldi!
Feriha: e ben buradan ne zaman cikiyorum?!
Emir: ogreniriz simdi.



Emir kalkip, Hemsireyi cagirmaya giderken, iceri Demet Hanim girdi.



Demet: Ooo, Ferihacim, hastanemizi guzel kizlar, yakisikli erkeklerle doldurmussun. Nasilsin bakalim?
Feriha: iyiyim tesekkur ederim.
Demet: basin falan agrimiyor degil mi? En son verdigim agri ke-
Feriha: hayir gayet iyiyim.
Demet: Emir sen?
Emir: pardon?
Demet: sen nasilsiniz? Feriha kadar olmasa sende yoruluyorsun. Sende sevgilin icin boyle kaliyorsun, istersen sizi genis bir odaya alsinlar.
Emir: hayir, ben gayet memnunum halimden.
Demet: haklisin, bende erkek olsam bende Feriha gibi bir kizin guzelligini izlemekten memnun olurdum.
Feriha: tesekkurler.. ya ben ne zaman cikabilirim buradan?
Demet: bugunki test sonuclarinda bir aksiklik cikmazsa yarin sabah.
Emir: ucaga binmesi falan bir sorun olmaz degil mi?
Demet: hayir, sadece bir sure cok agir spor yapip, agir seyler kaldirmamasi falan gerekiyor, Detaylari yarin cikmadan konusuruz. Ferihacim kendine dikkat et, Emir sende Feriha’ya iyi bak. Iyi eglenceler gencler.
Koray: tesekkurler.



Demet Hanim odadan ciktiktan sonra Hande bana dondu.



Hande: Kadin ne seker doktor ya.
Emir: ahaha, evet.
Cagatay: o zaman yarin cikiyorsan, yarin aksama alalim biletleri. Yani istanbul’a son gun donmemiz biraz kotu olur. Yaarin yedisi, 3 gun kaliyor geri.
Emir: tamam, olur. Olur degil mi sevgilim?
Feriha: olur olur.. Koray, siz eve gitsenize artik ya, sabahtan beri burada kaldiniz.
Hande: iyiyiz biz boyle.
Feriha: Emir-
Emir: hayir dedim. Kay bakiyim sen biraz.



Emir yatagimin yanina gelip, benim yanima uzanip, kolunu boynuma doladi. Gozlerini bana dogru cevirdi, ben ise onun gozlerinin bu rahatlatici, buyuleyici rengi karsisinda buyulenmistim. Belki bu gozlere bininci bakisimdi, ama her seferinde beni ilk seferki gibi etkileyebiliyordu.Hande bu bakisi gormus olucakki, Koray’a donup;



Hande: hayatim biz kalkalim artik.
Koray: niye? Oturuyoruz iste.
Hande: canim! Kalkalim dedim, sizde geliyorsunuz degil mi Heves?
Cagatay: niye ki?
Heves: uf cagatay hadi!
Koray: aman iyi! Hic bir sey anlamadim ama neyse. Gorusuruz kardesim, Feriha send-
Feriha: kendime iyi bakacagim biliyorum !
Hande: gorusuruz. Geliriz biz aksama.
Feriha: hic gerek yok.
Heves: olmaz oyle sey!
Feriha: uf heves!
Cagatay: gorusuruz canim!



Herkes odadan ciktiktan sonra Emir tekrar bana dondu.



Emir: Ozur dilerim..
Feriha: ne icin?
Emir: butun bu olanlar. Yani her sey benim sucum, su anda senin bu halde olman. Belki en basindan beri iyi bir fikir degildi bu ev isi. Baksana, ilk zamanlarda surpriz olsun diye ugrasirken seni nasil kuskulandirdim, meraklandirdim, uzdum.. Daha sonra sana hic bir sey soylemedim.. Eger ben bu evi almasaydim, sen o merdivenlerden dusmeyecektin, basini vurmayacaktin, sana bir sey olmayacakti, hic bir yerine zarar gelms olmayacakti.. Eger ben sana telefonunu getirseydim, butun bunlar yasanmayacakti. Tum bunlar benim sucum.. Allah kahretsin ya, sevgilimi saglikli bile tutamiyorum. Napicam ben seninle Feriha?! Ya sana bir sey olsaydi, kendimi nasil affedicektim?! Hayatta tek deger verdigim seyi kaybetmenin acisi nasil bir sey olurdu biliyormusun?! HIC BIRSEY ! ama HIC BIR SEY senin kadar onemli degil benim icin. Unutma bunu tamam mi, ne olursa olsun, aramizda ne yasanirsa yasansin, sen her zaman benim ilk gercekten asik oldugum kadin olucaksin. Evet ilk sevgilim degilsin benim, ama ilk askimsin sen. Ben ask nedemek sende ogrendim. Boyle bir zevki, tutkuyu sende tattim. Tesekkur ederim sevgilim, benimle oldugun icin.. Ayrica tekrar ozur dilerim.
Feriha: ozur dilemeyi keser misin lutfen ?! bu benim simdiye kadar aldigim en guzel hediye, en guzel surprizdi! O kadar mutlu etti ki beni, kendimi hic bu kdar degerli hissetmemistim. Cocuklugumdan beri kimse beni sevmedi emir. Annem ve babam disimda. Insanlar 8.9. sinifta birbirlerine sevgililerini anlatirdi, ben tombik, cirkin kizdim.. Kizlar bana gelip, nasil o anneden sen olabildin diye sorardi. Ama hic biri, hic bir zaman senin dusuncelerin kadar umrumda olmadi. Sadece sen vardin benim icin, sadece sen! Beni optugun gun hayatimin en guzel gunlerinden biriydi. Onca yil o opucugu beklemistim ben, seni, senin elini tutmayi beklemistim. Simdi elini tutmama izin verdigin icin, seni sevmeme icin verdigin icin, benimle oldugun icin asil ben tesekkur ederim. Senden sadece tek bir sey istiyorum.. Hic birakma beni.. Hic bir zaman! Ne olursa olsun yanimda ol. Hic bitmesin bu.
Emir: gercekten bitebilecegine inaniyormusun?! Feriha sen benim halimi gormuyor musun? Bir gulumsemen icin yapabilecegim her seyi?! Sence ben seni birakir miyim? Birakabilir miyim? Bu bitebilir mi?! dusunmen bile sacma. Kac kere soyledim sana, ve daha bin kere soyleyebilirim.. HER SEYIMSIN SEN BENIM!



Daha fazla bir sey soylemedim.. Soylenicek bir sey yoktuda zaten.. Emir’in soyledikleri karsisinda gozlerimden akan yaslar, yanaklarimi islatmis, dudaklarima gelmisti. Emir ise parmagini alip yavasca yanagimi sildi.



Emir: iste bunu gormek istemiyorum. Seni aglarken gormek istemiyorum!



Basimi yavasca uzatip, dudaklarimi Emir’in dudaklarina bastirdim. Gulumsedigini hissedebiliyordum. Soz konusu onun dudaklari olunca bastirmak yetmiyordu, hissetmek istiyordum, dudaklarini, dilini, islakligi.. O yuzden dudaklarimi hafiften aralayip, Emir’in yapabildigi en guzel seyi yapmasina izin verdim.. Beni boyle delicesine opmesine.. Beni boyle mutlu edip, boyle tutkunun doruklarina ulastirmasina..



Sen Misin Bana Cirkin Diyen ?! 58.Bolum



Feriha-



Basimi yavasca uzatip, dudaklarimi Emir’in dudaklarina bastirdim. Gulumsedigini hissedebiliyordum. Soz konusu onun dudaklari olunca bastirmak yetmiyordu, hissetmek istiyordum, dudaklarini, dilini, islakligi.. O yuzden dudaklarimi hafiften aralayip, Emir’in yapabildigi en guzel seyi yapmasina izin verdim.. Beni boyle delicesine opmesine.. Beni boyle mutlu edip, boyle tutkunun doruklarina ulastirmasina..



Emir dudaklarini benimkinden ayirmasina ragmen, gozlerini gozlerime kitli bir sekilde birakti. Kendimi goruyordum sanki gozlerinde, oyle anlamli bakiyordu ki bana, oyle bir histiki bu.. Anlatmak istiyordum, agzimi actigimda kelimeler cikmiyordu. Anlatilamacayk bir seydi.. Daha sonra Emir, o cok sevdigim dudaklarini kivirarak gulumsedi.



Emir: Seni opmeyi ozlemisim.
Feriha: en son opuseli bir gun bile olmamisti sevgilim
Emir: olsun, ben seni her zaman ozluyorum, yanimdayken bile, seni biraktigimda nasil ozleyecegimi dusunuyorum.
Feriha: Emir. Neredeyse 2 bucuk ay icinde evleniyoruz, biz hep birlikte olucaz zaten.
Emir: iki bucuk ay.. ne kadar az bir sure ya.
Feriha: kuskularin mi var?
Emir: hayir, hayir, o anlamda soylemedim. Sadece hayatimiz ne cabuk ilerliyor baksana. Neredeyse okulun ikinci donemi aciliyor. Daha dogrusu senin butun hamilelik olaylarin yuzunden biz dondurdugumuz icin tekrar basliyoruz, daha sonra evleniyoruz. Bu arada koray ve hande’de evleniyorlar.. Daha saece yirmilerimizdeyken ne cok sey yasiyoruz aslinda. Ne ara bunlar oluyor onu anlayamiyorum ben. En son lisedeki kendini begenmis cocuk olup, en onemli seyin yakisiklilik ve populerlik oldugunu dusundugum zamanlar var aklimda. Sonra universite, sen, butun bu olaylar gelince cok degistim sanki.. Olgunlasmak mi, buyukmek mi bilmiyorum ama degistim..
Feriha: Evet, degistin. Eskiden o kendini begenmis, herkesten kendini ustun goren Emir, artik insanlari kiyaslamayan, sorumluluk sahibi, olgun biri oldu.. Ben her ne kadar eski halini de onca zaman kosulsuz bir sekilde sevsemde, su anki halin, mukemmel erkek ornegi resmen.
Emir: neredeyse baba oluyordum ya.
Feriha: bende anne!
Emir: keske olsaydi..
Feriha: efendim?
Emir: yani keske kaybetmeseydik.. Sen ne kadar cabuk atlattin onca seyi ya.
Feriha: hic anlatmadim sana tabii. Emir, ben o bebegi hic bir zaman tam olarak istemedim ki.. Tabii ki bir yanim onu istedi, onu kucagima almak, yuzunu oksamak, sevmek, buyutmek istedi, ama tum kalbimle istemedim ben o bebegi. Cok seviyordum, ama istedigim anlamina gelmez bu. Cok genciz ikimizde, daha kendi arkamizi toplayamiyoruz. Bebek bu.. Butun o sorumlulugu almaya hazir degildim ben.
Emir: niye bir sey soylemedin o zaman?!
Feriha: denedim. Ama sen bu bebegi oyle cok istiyordun ki, benim her sana bu konuyu acisimda, konusmama izin vermeden, benimde istedigimi dusunmeye calistin.. Sevgilim, bak ben seni cok seviyorum. Sende biliyorsun. Butun hayatimi seninle gecirmek istiyorum, ve tabii ki senin cocugunu dogurmak, seninle birlikte bir cocuk buyutmek isterim. Emin ol sadece ikimize ait olan bir bebegi bende cok istiyorum, ama simdi degil.. yani henuz vakti degil, ne sen hazirsin ne ben.
Emir: nasil ya? Ama sen mutlu gozukuyordun cok, yani onu istiyormus gibi duruyordun?
Feriha: dedim ya, bir yanim istiyordu, sadece mantigim bunun yanlis oldugunu soyluyordu.. Oyle de zaten, cok erken. Daha okul var. N’olucakti? Okulu tekrar dondurucaktim? Ee, nereye kadar? Ben nasil mezun olucaktim bu sekilde? Bu bebek ben okuldayken mi buyuyucekti? Daha vakti degil hayatim.
Emir: evlili-
Feriha: zaten evli gibiyiz emir? Sensiz gecirdigim bir tek gunum yokki. Gecirmeye de niyetim yok. Onumuzdeki iki bucuk ayin bitmesi icin gun sayiyorum resmen.
Emir: daha evi dekore etmek icin birini tutucagiz, esyalar secilicek, dugun yeri isi halledilicek, sen gelinligini napicaksin o var, balayi var. Ne cok sey varya!
Feriha: Istanbul’a donunce siki bir tempoyla her seyi hallederiz merak etme.
Emir: Hic donmek istemiyorum ya.. Su anda o kadar mukemmelki her sey. Burasi o kadar sakin ki. Yani sadece biz. Sen, ben, Koraylar ve Cagatay’lar. Sadece bizken her sey o kadar yolunda, sakin, huzur verici ki..
Feriha: degil mi? Istanbul’a gidince yine o karmasa, onca insan. Yapilmasi gereken isler, ustlenilmesi gereken sorumluluklar..
Emir: bir yerden baslamak zorundayiz ama. Hem bak burasi hem duruyor, yoruldugumuz zaman her an buraya donebiliriz.
Feriha: biliyorum.. O yuzden diyorum ya harika bir hediye diye.. Tekrar tesekkur ederim.
Emir: benimle oldugun icin benim sana tesekkur etmem lazim. Tatlim, saat kac oldu, istersen ben koltuga geciyim, sende rahat rahat uyu.
Feriha: kac ki saat?
Emir: sekiz bucuk.
Feriha: emir sen ictin mi?
Emir: ne alaka?
Feriha: canim ben hayatimin hangi doneminde sekiz bucukta uyudum?!
Emir: ama dinlenmen gerekiyor. Yarin butun enerjine ihtiyacimiz olucak.
Feriha: Emir abartma. Gayet iyiyim, bak zaten yarin cikicam, artik bana hasta muamelesi yapmayi keser misin lutfen?!
Emir: tamam ozur dilerim. Uf panikliyorum napiyim.
Feriha: merak etme, ben gayet iyiyim. Eger sende biraz dinlenirsen daha iyi olucagim. Kac saattir ayaktasin sen?
Emir: ya abartma, uyuyorum arada yarim saat, 15 dakika falan.
Feriha: ya, o 15 dakikalik uykuda ne ise yarar! Hadi sevgilim, lutfen biraz uyu.
Emir: seni birakamam.
Feriha: tamam, burada uyu o zaman.



Emirin beline ellerimi dolayip, basimi gogsune yasladim. O ise yavasca saclarimi oksayip, beni kokladi. Seni seviyorum diyerek, sacimdaki elini sirtima koydu ve gozlerini kapadi.



Emir-



Gozlerimi tekrar actigimda, Feriha, bana sarilmis olan kollarini cekmis, kitap okuyordu. Bende yavasca dogrulup, ona dondum.



Feriha: niye uyandin bakalim sen?
Emir: uykum bitti. Saat kac?
Feriha: 11 e yirmi var
Emir: koraylar hala gelmedi mi?
Feriha: ben arayip soyledim gelmesinler diye. Baya israr ettiler ama ikna etmeyi becerebildim. Onlarda zaten bavul falan hazirliyorlar.
Emir: ay bir de o is var degil mi?!
Feriha: merak etme canim, heves ve hande halletmisler bile onu.
Emir: o zaman benim hic bir yere gitmeme gerek yok?
Feriha: hayir, sen burada, benim yanimda, ellerin benim omzuma bir sekilde kalabilirsin.
Emir: guzel o zaman? Sen ne okuyorsun bakalim? Feriha bikmadin mi bu kitabi okumaktan?
Feriha: gayet guzel bir kitap.
Emir: birincisi klise bir romantik kitap. Ikincisi bin kere okudun sevgilim!
Feriha: olabilir, ben seviyorum. Hem boyle erkekler gercekte yok, biz de kitaptakilerle idare ediyoruz o yuzden.
Emir: boyle erkekler yokmus.. biz zaten burada ne oluyoruz degil mi?
Feriha: kiskanc sey.
Emir: en son kiskanma oyununda kaybeden sendin kucuk hanim hic konusma.
Feriha: senin sicilin temiz degil oglum!
Emir: napalim artik, cok gec, simdi nasil temizliyim onu.
Feriha: haha, temizleme, birak kalsin oyle, ben seni kiskanmaya devam ediyim, artik ugrasicaksin ne yapalim?
Emir: beni kiskanman hosuma gidiyor..
Feriha: aa, neden?
Emir: bilmem, beni kimseyle paylasmak istemedigini gosteriyor sanki bana, bilmiyorum, hosuma gidiyor sadece.
Feriha: sence ben, sana baska bir kiz dokunsa onu parcalamazmiyim?
Emir: benim iyi aile kizi sevgilime ne oldu bakalim? hahaha
Feriha: o Feriha, sevgilisine sarkan kizlar icin gecerli degil. Cok ciddiyim bak. Ona gore!
Emir: tamam tamam, kizma.



Feriha yatagin basinda duran sehpadan bardagi alip, su icmeye calisirken, yanlislikla dirsegini bana carpip, suyun yarisini uzerine doktu.



Emir: sakar.
Feriha: sensin o!
Emir: ya, suyu ben doktum dimi?
Feriha: cok konusma bakalim. Ya ustum islandi. Canim bana su dolaptaki cantanin icinden bir sey verirmisin?



Yataktan kalkip, dolaba yuruyup, cantayi alip koltugun uzerine koydum. Elime ilk gelen sey saten beyaz uzun bir gecelik, ve onun yaninda duran sabahligiydi.



Emir: bunlar olur mu?
Feriha: olur olur, farketmez.



Feirha yatakta dogrulup, uzerindeki cikartmaya calisirken, ben hizlica yanina dogru yurudum.



Emir: yardim ediyim.



Feriha bana bakip, gulumsedikten sonra, kendini birakip, uzerindekini uzerinden cikarmama izin verdi. Uzerine doktugu su, gogsunu islatmisti. Uzerinden cikardigi geceligi kullanak gogsundeki suyu sildikten sonra, boynuna ufak bir opucuk kondurmaktan kendimi ali koyamadim. O diger geceligini giydikten sonra, ben sabahligini uzattigimda;



Feriha: yok istemiyorum, cok sicak burasi.
Emir: Feriha usutuceksin. Hadi canim.
Feriha: istemiyorum, sicakladim.
Emir: menapoz.
Feriha: pislik! Daha o kadar yaslanmadik! Terbiyesiz seni!
Emir: tamam tamam kizma.
Feriha: kizdim bir kere.
Emir: kendimi nasil affettirebilirim prenses?
Feriha: dusunelim bakalim..



Feriha beni kolumdan tutup tekrar yataga dogru cekti. Bu yataga ikimiz nasil sigiyorduk hala anlamiyordum, ama evdeki yatagimiz kadar rahattik ikimizde. Feriha dudaklarima dogru yaklasitiginda;



Emir: yok yok, sen kesinlikle menapoza falan girmemissin. Sevgilim, hastanedeyiz.
Feriha: seni ozledim.
Emir: bende.. Ama su anda degil. Buradan cikinca ben ve o cok sevdigin kucuk arkadasimiz senin emrine amadeyiz.
Feriha: ahaha, iyi peki oyle olsun. Sen yine yuzunu mu kestin tiras olurken?
Emir: yakindan bakmassan anlasilmiyor.
Feriha: ya emir, 22 yasindasin, 16-17 yasindan beri tiras oluyorsun desek. Bir senede 365 gun var, hadi diyelim bazi gunler olmadin, 300 gun. Neredeyse 1800 kere tiras oldun, hala beceremiyorsun ya, bravo sana!
Emir: eli kayiyor insanin. Ne kadar zor oldugunu bilmiyorsun.
Feriha: ahaha, agda yapalim biz senin yuzunu.
Emir: insanin canini yakmiyor mu o ya?
Feriha: e yuzunu kesince acimiyor mu?
Emir: yok oyle cok hissetmiyor insan, denersin bir ara.
Feriha: ya sonra senin gibi sert olsun yuzum degil mi? almiyim ben. Ayrica benim yuzumde hic bir sey yokki.
Emir: evet, normalde yok. Su anda benim sakallarimdan dolayi yanaklarinda hafif kizarikliklar var ama olsun.
Feriha: idare et artik.
Emir: mutluluk duyarim.



Feriha yuzune o en sevdigim, 5 yasindaki kiz gulumsemesini yerlestirip bana dondu. Ben ise onun bu harika gulumsemesi karsisinda kendimi tutamayip, once elimin terisyle yuzunu oksayip, daha sonra dudaklarimi yanagina bastirdim. Puruzsuz, bembeyaz yanagina..



Sen Misin Bana Cirkin Diyen ?! 59.Bolum



Emir-



Feriha yuzune o en sevdigim, 5 yasindaki kiz gulumsemesini yerlestirip bana dondu. Ben ise onun bu harika gulumsemesi karsisinda kendimi tutamayip, once elimin terisyle yuzunu oksayip, daha sonra dudaklarimi yanagina bastirdim. Puruzsuz, bembeyaz yanagina..



O ise basini omzuma koyup, derin bir nefes alip gozlerini kapadi.



Feriha-



Uyandigimda odayi aydinlatan basimin yanindaki lamba degil, camdan iceri giren gunez isigiydi. Gozlerimi acmama neden olmustu. Basimi cevirdigimde, koltukta telefon’unda bir seylere bakan Emir’I gordum.



Emir: gunaydin gun isigi.
Feriha: gunaydin sevgilim.
Emir: yogun bir gun olucak, hazir misin?
Feriha: evet. Sadece buradan cikmak istiyorum artik.
Emir: zaten cikiyorsun canim. Sabah sen uyurken ben doktorunla konustum, kendini iyi hissettigin an cikabilecegini soyledi, Cagatay’da cikis islemlerini hallediyorlar. Cikinca hep birlikte guzel bir kahvalti yapalim diyoruz, burada son kahvaltimiz, oradan da hava alanina gitmemiz gerek cunku ucagimin kalkiyor.
Feriha: uf evet. Bavullar falan hazir degil mi?
Emir: hazir, hatta Koray’lar bagaja bile koymuslar. Hande ve Heves’te senin kiyafetlerini buraya getirdiler. Cantan falan her sey hazir.
Feriha: makyaj cantam bavulda degil dimi?
Emir: yok hayir, heves onu koymadi. Duzlestiricinde burada.
Feriha: tamam, ben 10 dakika icinde sacimi hallederim.
Emir: Feriha iyi iste boyle.
Feriha: hadi emir dedim.



Saclarimi duzlestirdikten sonra, yavasca yatakta dogruldum.



Emir: yardim ediyim.
Feriha: gerek yok canim, giyinirim ben, sen sadece bana kiyafetlerimi verir misin?



Uzerimi giyindikten sonra ayagi kalktim. Kendimi saglikli, guclu, dinc hissediyordum.



Emir: heveste tam sarisin zekasi var yani, sana topuklu ayakkabi birakmak zeka isi cidden.
Heves: arkamdan konusma kotu sey seni!
Emir: ya heves, yani yeni hastaneden cikan birine bu kadar topuklu bir ayakkabi giydirilir mi?
Feriha: sanane ya, allah allah, ben yuruyorum onlarin icinde! Hem ben gayet mutluyum. Cikabiliriz degil mi?
Heves: cagatay her seyi halletti. Koray ve Hande evdeler. Emir soyledigin yere gitmelerini arayip soyledim simdi, yola cikarlar birazdan. Cagatay’da asagida.
Emir: hadi o zaman, yuruyebilir misin? Yardimci olmami istermisin?
Feriha: yuruyebilirim, ama elimi tut.
Emir: onu zaten her zaman yapiyorum kucuk hanim.



Emirin elini sikica kavrayip, parmaklarimi, parmaklarinin arasindaki bosluklara koyduktan sonra yurumeye baslamistim. Ne kadar mantikliydi aslinda ya.. belki parmaklarimizin arasindaki bosluklar, baska birininki onlari doldursun diye vardi.. yoksa bizim niye ordekler gibi perdeli ellerimiz yoktu?!



Feriha: emir?
Emir: efendim canim?
Feriha: ya parmaklarimizin arasindaki bosluklar niye var?
Emir: ne?
Feriha: ya biz niye ordekler gibi degiliz? Yani ellerimiz perdeli degil?
Emir: feriha sen iyi misin? Nereden cikti bu simdi ya, ahaha.
Feriha: merak ettim.
Emir: bes yasinda gibisin.
Feriha: hihi biliyorum.



Arabaya bindigimizde Emir ve ben arkaya, heves ve cagatay one gectiler. En sonunda deniz kenarinda, sakin, hatta biraz salas bir yere geldik. Hep birlikte arabadan inice, hande ve Koray’in uzun bir masanin ucunda oturdugunu gorduk. Bizde ayni masaya dogru yuruduk ve oturduk.



Feriha: cok sakin bir yer burasi ya.. ne kadar guzel. Cok serin sadece.
Emir: usudun mu?



Emir oturudu yerde kiprasarak ceketini cikarmaya calisti.



Feirha: yok canim gerek yok, hasta olucaksin.
Emir: olur mu oyle sey.



Emir ceketini yavasca omuzlarimin uzerine koydu.



Feriha: tesekkur ederim.
Emir: rica ederim.



Butun kahvalti boyunca Koray’in esprilerine, Heves’in salakliklarina guluyorduk. Uzun zamandan beri hic birimizin kafasi bu kadar bos, bu kadar rahat olmamisti. Bir tane bile kotu giden bir sey yoktu sanki hayatimizda.. O kadar mukemmeldi ki hersey.. Sahip oldugum seyler, arkadaslar, bu aile, emir.. NE kadar sansliydim ben. Cagatay telefonuna baktiktan sonra bize dondu.



Cagatay: kalkalim isterseniz artik, gec kalicagiz.
Feriha: uf..
Emir: yine geliriz.
Feirha: ya simdi bir suru is var.
Emir: sirayla hallolur hepsi. Gidince bir yapilmasi gerekenler listesi cikaririz, sonra sirayla yapariz.
Feriha: yarin okul var ya. Saka gibi.
Hande: ay cidden. Kim simdi sabah kalkicak falan. Ya yalniz ben sabah dersim var mmi yok mu onu bile bilmiyorum, ders programi bile yok elimizde.
Emir: internetten bakarsin eve gidince.
Hande: sifrem neydi hatirlamiyorum ki.
Koray: 240306
Hande: ne alaka?
Koray: yani ben bunu desem etmedigin lafi birakmazdin,cikmaya basladigimiz tarih hande.
Hande: ay dogru, dalginligima geldi bir an, kusura bakma canim.
Koray: alistik artik..
Hande: ay triptemi atarmis.



Emir hesabi istedikten sonra kalkip, havaalanina gittik. Hic istemesemde en sonunda Istanbul’a geri donmustuk. Hava alanindan cikar cikmaz, gurultu, hava kirliligi bana nerede oldugumu hatirlatmisti. Unal Abi birilerini yollamisti bizi almasi icin zaten. Once beni eve birakip, Emir oradan kendi evine gecti. Arabandan indikten sonra, Furkan hemen kapida belirip, bavulu alip, yukari cikardi. Annem ise evin giris kapisina cikmis, merdivenlerin basinda beni bekliyordu.



Sanem: melegim gelmis mi? hosgeldin canim! Cok ozledim seni.



Kendimi annemin kollarina birakip, kollarimi neredeyse benimkinden ince olan beline sardim. Annem ise beni sikistirmisti, en sonunda biraktiginda beni suzdu.



Sanem: ne bu hal, hic yanmamissin?
Feriha: ya cok disarda degildik, yani evde falan takildikta.
Sanem: dur ya, boyle olmaz, cantami aliyim bir yere kahve icmeye gidelim, yada gel balkonda oturalim, anne kiz biraz dedikodu yapalim.
Feriha: tamam, sen soyle kahveleri, ben uzerimi degistirip geliyorum.
Sanem: tamam canim



Emir-



Eve geldigimde kapiyi calisanlardan biri acti.



Naz: Hosgeldiniz Emir Bey.
Emir: hosbulduk. Annemler nerede?
Naz: unal bey sirkette. Aysun Hanim ise dernekte. Toplantisi varda, biliyorsunuz yakinda balo var.
Emir: ay dogru ya. Uf bir de o var di degil mi? neyse, ben odamdayim, bir sey olursa soylersiniz. Bu arada buzlu bir kahve alabilir miyim ben lutfen. Bavuldaki her sey kirli bu arada.
Naz: tabi efendim.
Emir: naz. Biz senle yasitiz. Tamam sizli bizli konusmaya bir sey demiyorum ama bu efendim ayaklarini birakalim artik ya. Sende bu evin bir ferdisin!
Naz: peki, nasil isterseniz.
Emir: ahah, zamanla olucak umarim. Neyse, odama getirirsin kahveyi.
Yukari cikip, cebimdeki telefonumu, cuzdanimi ve anahtarlari komidinin uzerine atip, banyoya gittim. Su son bir kac gundur neredeyse hic uyumuyordum. Dus alip uyumakti en iyisi. Kendimi dusun icine atip, uzun, rahatlatici bir dus aldim. Ciktiktan sonra uzerime sadece boxerlarimi giyip, yatagima biraktim kendimi. Feriha’nin iyi oldugunu bilerek rahat bir uykuya daldim.



Feriha-



Saat neredeyse sekiz olmustu. Biz annemle oturup kalsik Feriha-Sanem dedikodusunu yapmis, Emir’I cekistirmis, tatilden konusmustuk. Ben odamda, aksam yemegi icin hazirlanirken telefonum caldi.



Feriha: efendim?
Emir: naber hayatim?
Feriha: iyilik canim senden?
Emir: iyidir, napiyorsun?
Feriha: aksam yemegi icin hazirlaniyorum, cagataylar bize gelicekmis, yani dolayisiyla amcamlarda, sende gelsene.
Emir: yok ailece olun siz, hem bende annemlerle oliyim bu aksam, aysun hanim ozlemistir oglunu. Ben yarinki ders programi icin aradim. Sabah 10da dersim var, seninkide 10 bucukta, o yuzden 9 gibi alirim seni, tamam?
Feriha: tamam sevgilim. Optum cok, gorusuruz.
Emir: iyi eglenceler size, selam soylersin cagataylara.
Feirha: tamam, sende aysun ablaya merhaba de benim icn.
Emir: tamam , derim, gorusuruz.
Feriha: gorusuruz canim.



Emir-



Feriha ile telefonu kapadiktan sonra yataktan kalkip uzerimi giyindim. Ferihayla olmak harikaydi, ama kendi evimde, kendi yatagimda olup, rahat rahat uyuyabilmeyi ozlemistim. Merdivenlerden inerken annem ve babamin koltukta oturdugunu gordum. Annem caldigim isligin sesinden indigimi anlamis olucakki hemen kalkip bana dogru kostu. Sanki her gun biraz daha minyonlasiyordu. Annem degil ablamdi sanki.



Aysun: canim! Nasil ozledim seni. Eve geldigimde yanina geldim ama uyuyordun, kiyamadim.
Emir: naber aysun hanim? Bu ne guzellik, yakinda Feriha senide kiskanmaya baslayacak ona gore.
Unal: aysun hanim sadece benim. Gel buraya esek, ozledim!
Emir: naber baba ya?
Unal: iyilik nolsun, haberler sende.
Aysun: nasil gecti bakalim tatiliniz. Yani tatilden gelip uyuyan bir seni gordum oglum.
Emir: hic sormayin ya, tatil miydi, iskence mi..
Unal: aa, noldu ki?
Emir: yemekte konussak, cok aciktim. Ya Meryem Abla dokturmus yine bu arada! Ellerine saglik ya, muhtesem kokuyor burasi simdiden.
Meryem: afiyet olsun.
Naz: buyrun efendim.
Aysun: servise baslayabilirsiniz.



Feriha’in yemekleri harikaydi, ama ben Meryem Ablanin yemekleriyle buyumustum, hic bir sey yerini tutamiyordu resmen.



Unal: anlat bakalim simdi adam akilli ne oldu.
Emir: iste 2. 3. Gun falandi, biz dustan ciktik, Feriha’da asagidan telefonunu alicakti, bana alirmisin dedi, bende ne gerek var falan diye soylendim, sonra merdivenlerden inerken dustu. Basini vurdu kosesine..
Aysun: inanmiyorum ! Iyi mi simdi?! Ay ben Feriha’yi ariyip gecmis olsu diyim?! Ay Sanem ne hale gelmistir, niye haber vermediniz bi-
Emir: anne bir sakin ol. Merak etme Feriha simdi cok iyi, biz haber vermedik annesinede merak etmesin diye, siz de bir sey soylemeyin simdi, gecti bitti zaten.
Aysun: kim bilir ne hale gelmissindir sende. Oglum insan haber vermez mi ya?
Unal: hakli annen!
Emir: meraklandirmak istemedik, bir sye yok zaten, her sey yolunda.
Aysun: emin misin?
Emir: evet! Kapatabilir miyiz artik bu konuyu?! Sinirlerim bozuluyor.
Aysun: tamam, sustuk. Eee, baloya geliyorsun degil mi?
Emir: hangi balo?
Aysun: dernegin balosu emir! Onumuzdeki hafta.
Emir: gelmeme gibi bir secenegim yok galiba, sonucta aysun hanim’in emegi. Tabii ki geliyoruz.
Aysun: aferin!
Emir: ya ben kalksam, yarin okul var biliyorsunuz, yapmam gereken bir suru is var, yapilcak listesi falan cikarmam lazim. Afiyet olsun size.
Aysun: tamam canim, iyi geceler sana.
Unal: iyi geceler.
Emir: sizede.



Odama cikip, bilgisayarimi kucagima alip yatagimin basina gectim. O sirada komidinin uzerindeki kahve gozume carpti. Ay onuda unutmustum ya ben, simdi buzu erimisti. Once bir liste yapmaya basladim. Yarin yapilicaklar listesi, sabah Feriha ile konusur, bir program yapardik.



Sen Misin Bana Cirkin Diyen ?! 60.Bolum



Emir-



Odama cikip, bilgisayarimi kucagima alip yatagimin basina gectim. O sirada komidinin uzerindeki kahve gozume carpti. Ay onuda unutmustum ya ben, simdi buzu erimisti. Once bir liste yapmaya basladim. Yarin yapilicaklar listesi, sabah Feriha ile konusur, bir program yapardik.



Sabah alarmim caldiginda saat 7 falandi. Yataktan kalkip, banyoma gidip buz gibi bir dus aldim. Beni uyandirabilen tek sey soguk suydu heralde. Belime havluyu takip, diger havluylada saclarimi kurularken, odama digru yurudum. Naz yatagimi toplamis, yerdeki kiyafetleri aiyordu, beni gorunce ;



Naz: ben cok ozur dilerim, bilmiy-
Emir; anlamadim, ne icin ozur diledin ?
Naz: yani siz uzerini-
Emir: abartmasak Naz? Belimde havlu var.
Naz: ben yine de ozur dilerim.
Emir: iyi peki oyle olsun. Annemler kalkti mi?
Naz: hayir emir bey.
Emir: tamam tesekkur ederim.



Neydi bu bizim evde calisanlardaki kizlarda benden utanma olayi. Yani belimde havlu vardi, hic bir yerim gozukmuyordu ki. Yani karnim, gogsum disinda. Aman neyse ya, ne dusunuyordum ben. Uzerimi giyinip, banyoya gidip once saclarima biraz jole surdum. Dislerimi fircalayip, tiras olduktan sonra parfumumu sikip, cuzdanimi, telefonumu, ve arabamin anahtarlarimi cebime koyup asagi indim. Annemler oturmus kahvalti ediyorlardi.



Unal: oo erkenciyiz.
Emir: okul.
Aysun: kahvalti etmeyecek misin?
Emir: yok Feriha’yla eder oyle gideriz okula.
Aysun: e iyi peki, gorusuruz canim.
Emir: gorusuruz.



Feriha-



Sabah kalktigimd saat yediye geliyordu. Kalin perdelerim, odama isigin girmesini engelliyordu, buda yataktan kalkmami zorlastiriyordu. Uzun bir sure yatagimla “seni birakmak zorundayim sevgilim” diye aci cekerek vedalastiktan sonra, kendimi dusun altina, sgouk suya biraktim. Ananas ve mandalina kokusu vucudmdaki her hucreyi uyandiriyordu sanki. Dustan ciktiktan sonra saclarimi kurutup, hizlica masa yaptim. Sadece yarim saatimi almisti ama harika olmustu. Sira ne giyecegimdi. Hadi bakalim Feriha, basarabilirsin, biliyorum ! kirk bin tane kiyafet deneme sonucu uzerimi giyinip, makyajimi yapip, esyalarimi cantama koymaya basladim. O sirada da telefonum caldi zaten.



Feriha: efendim?
Emir: gunaydin prenses
Feriha: gunaydin sevgilim.
Emir: size geldim sayilir.
Feriha: tamam, bende hazirim neredeyse.
Emir: once guzel bir kahvalti edelim istersen? Hala vaktimiz var.
Feriha: tamam canim, gelince ararsin.
Emir: tamam askim, optum cok, gorusuruz.
Feriha: bende.



Telefonu kapadiktan sonra cantami hazirlamayi bitirip son kez aynaya baktim. Nedense cok heyecanlmistim, nedenini de cozemiyordum ya, oda ayri mesele. Asagi indigimde annem ve babam oturmus kahvalti ediyorlardi.



Ahmet: gunaydin tatlim
Sanem: gunaydin canim
Feriha: gunaydin, ben cikiyorum, gitmeden bir bakiyim dedim.
Ahmet: nereye?
Feriha: ilgisizlikte son nokta! Okula baba.
Ahmet: aa unutmustum, iyi dersler o zaman.
Feriha: ilkokuldayim sanki. Neyse, tesekkurler, gorusuruz.
Sanem: aksama yemege evde olurmusun?
Feriha: bilmiyorum, ararim eger gelmiyeceksem.
Sanem: tamam canim, gorusuruz. Selam soyle emir’e.
Feriha: tamam soylerim. Hih, ariyor damadin.
Feriha: efendim canim?
Emir: bekliyorum.
Feriha: tamam geldim.
Feriha: neyse ben kactim, gorusuruz.
Ahmet-Sanem: gorusuruz.



Hizlica merdivenlerden inip, Emir’in arabasina dogru yurumeye basladim. Kapiyi actigimda, emir’in parfumu resmen disari yayildi.



Feriha: hayirdir sevgilim, arabanda galiba seninle ayni arfumu kullaniyor, bu ne ya? Parfum sisesini mi kirdin arabada?!
Emir: inanmayacaksin ama evet. Elimdeydi, dustu ve kirildi.



haiffce gulumseyip, Emir’in yanindaki koltuga oturdum, ben kemerimi takmak icin uzandigimda, o benden once davranip, kemeri cekmisti bile, o sirada ise dudaklarimla arasinda santimetre kalan dudaklarini, benimkilere bastirdi.



Emir: bu sabah ayri bir guzelsin sen. Ne farkli anlamadim, ama bir degisik geldin.
Feriha: baksen.
Emir: okuldaki her cocuk sana bakmaksa, benim adimda Emir degil.
Feriha: ay emir, her kasar kiz pesinde dolaniyor resmen, yakinda fotograflarini cerceveye koyup yataklarinin yanina koyacaklar.
Emir: abartsaydin.
Feriha; ben abartmiyorum. Dun gece facebook’una bakiyordum. Yani bir fotografini kac kiz begenmis yani.
Emir: kiskanc.
Feriha: hicte bile.
Emir: olma da zaten, o fotograflardaki gulumseme nedenim sensin.



Emir’in viteste duran elini tutup, gulumsedim. O boyle harika sozler soyledigi zaman ben ne diyecegimi bilemiyordum, aklim, dusuncelerim, soyliyeceklerim yok oluyordu adeta. Konusamiyordum, bana askim demesi, beni sarhos etmeye yetiyordu. En sonunda kahvalti edecegimiz yere geldigimizde, vale kapimi acti ve ben, emir’in parmaginin arasindaki bosluklari, benimkilerle doldurarak iceri dogru yurudum. Siparisleri verdikten sonra, emir bana bakti ve;



Emir: hazir misin? Yogun bir kac ay olacak bizim icin.
Feriha: yanimda oldugun surece her sey icin hazirim.
Emir: o zaman bugun su dugun mekani isini tamamen halledelim. Aklimizda bir kac yer vardi zaten.
Feriha: en son adile sultan sarayi, ordu evi, veya ciragan sarayinda karar verememistik.
Emir: tamam, ben dersin arasinda tekrar arar, bugun gorusmek istedigimizi soylerim, bir daha bakar, son karari veririz.
Feriha: o zaman mekan isi hallolmus olur.
Emir: aynen oyle. Geriye ev, esyalar, senin gelinligin, bekarliga veda partisi, senin kina gecen, sonra davetliler, mekanin nasil organize edilmesi, balayi falan kaliyor.
Feriha: bir anda soyleme oyle, gozumde buyuyor, korkuyorum..
Emir: her sey harika olucak merak etme. Ama simd kalkmassak derse gec kalicagiz. Pardon, hesabi alabilirmiyim?
Garson: tabii efendim.



Kalktiktan sonra okula dogru gitmeye basladik. Otoparka girdigimizde, Koraylarinda bizimle birlikte girdigini gorduk. Koray tam park edicektiki, Emir hizlica gidip, ondan once park etti. Koray arabnin icinden o “gorursunuz siz” gulusunu yapip, baska bir yere parketti. Arabadan inip, elele bize dogru yuruduklerinde, Handenin fiziginin ne kadar guzel oldugunu farkettim. Ne kadar guzeldi.. Koray nekadar sansliydi.. Gerci Koray’da cok yakisikliydi.. Ay yerdim ben onlari ya, canlarim !



Koray: gunaydin.
Emir: gunaydin kardesim.
Hande: naber hayatim?
Feriha: iyilik ne olsun.
Koray: iyy, yine geldik buraya.
Emir: az kaldi az, bu sene mezun oluyoruz!
Hande: bizim hala var.
Koray: bucur sevgilim benim!
Hande: gorursun sen bucuru, sevgilisine nasil konusuyor.
Emir: ne bu alinganlik sabah sabah.
Hande: uf emir ya! Hep boyle bu! Hep! Boyle vicik vicik sakalar. Sinir ediyor insani! Zaten o gitsin baska kizlara baksin, yani bakmassa ayip olur zaten dimi?!
Emir: uuu, isler fena. Kiskanmis bizimki. Sana kolay gelsin kardesim, biz kacar.
Feriha: gorusuruz.
Koray: tamam gorusuruz.





Emir benimle birlikte sinifima dogru yurudu. Kapinin onunde beni duvara dogru itip, kollarini belime doladi ve dudaklarini benimkilere bastirdi. Oyle ozlemistim ki onu, okulda olmasak, su anda, uzerimdekileri cikarip, tum benligimle onun olabilirdim. Yavasca dudaklarini benimkinden cekip kulagima “iyi dersler melegim” diye fisildayip, gulumseyip, kendi dersine dogru yurumeye basladi.
http://www.facebook.com/pages/Adini-Feriha-Koydum-Senaryolari/138839159530641?sk=wall ALINTI.

Cevapla:

Nickin:

 Metin rengi:

 Metin büyüklüğü:
Tag leri kapat



Bütün konular: 358
Bütün postalar: 445
Bütün kullanıcılar: 151
Şu anda Online olan (kayıtlı) kullanıcılar: Hiçkimse crying smiley
 
  Bugün 1 ziyaretçi (2 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol